Hayaller iç savaş, hayatlar barış ve kucaklaşma
Dün PKK'nın Van'da polis merkezine saldırısı sonucu 3 vatandaş hayatını kaybetti, polis ve sivillerin aralarında bulunduğu 73 kişi yaralandı. Türkiye daha bu olayın şokunu atlatamadan, PKK aynı gün içinde...
Dün PKK'nın Van'da polis merkezine saldırısı sonucu 3 vatandaş hayatını kaybetti, polis ve sivillerin aralarında bulunduğu 73 kişi yaralandı. Türkiye daha bu olayın şokunu atlatamadan, PKK aynı gün içinde Elazığ'daki Emniyet binasının bahçesinde bomba patlattı, 3 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, çoğu sivil 146 kişi yaralandı; bu da yetmedi, Bitlis'ten çatışmalar ve 6 güvenlik görevlimizin şehit olduğu haberi geldi.
Daha üzerinden bir hafta bile geçmedi; PKK'nın, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde düzenlediği saldırıda aynı aileden 5 kişi hayatını kaybetmişti. Aynı gün Mardin Kızıltepe'de patlayan bomba, 1 polis ve 2 sivilin canını almıştı. Saldırıda yaralanan 50 kişinin çoğu ise Kürttü.
Gün gün geri giderek örnekleri çoğaltabiliriz, ama gerek yok. Hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet, kalanlara şifa dileyelim ve ellerimizi açıp ülkemize içtenlikle dua edelim. Bol bol edelim, ama içine düşürülmeye çalışıldığımız duruma çok da şaşırmayalım.
Çünkü ne bu olaylar dün başladı; ne de PKK'nın hangi odaklar tarafından ne amaçlarla güdüldüğünü hiçbirimiz bilmiyorduk.
Kürt halkının hakları için mücadele ettiği palavrası bir yana; örgüt çok uzun bir süredir, şehir savaşları adını verdiği ve terörün alanını sivillere doğru genişlettiği bir evreye geçmiş durumdaydı. Yani PKK, Türkiye'de bir iç savaş çıkartabilmek için canını dişine takmış yıllardır çaba sarfediyor. HDP ve Selahattin Demirtaş da hem PKK'nın amacını Kürt halkına tercüme etmeye, hem de iç savaş söylemini yaygınlaştırmaya çalışıyor.