Yüklerinizden kurtulun!

Siz de benim gibi “Belki bir gün lazım olur” diye her şeyi saklamaya çalışanlardan mısınız? Bugüne kadarki tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki bunlar hiçbir zaman tekrar lazım olmuyor. Lazım olsa da sakladığımı unutup yenisini alıyorum zaten.
Mesela, “Bir gün ayıklarım” diye sakladığım bir sandık resim bulunuyor evde. Yaklaşık beş yıldır da beni bekliyor. Ne çektiysem bastırıp saklamışım. Güzeli, çirkini, bulanığı, manzarası…
Geçmişin değerli anılarına sahip çıkmak iyi hoş da ortaokul pasosunu saklamak da ne oluyor?
Peki ya yemekhane kartı?
Anıları geçtim “Ya bir gün lazım olursa” diye sakladıklarım.
Lamba, çanta, biblo, kablolar…
Fakat artık temizlik yapmak lazım…
Size yük olan ne varsa atın ve kurtulun.
Kullanmadığınız eşyalar, giymediğiniz ayakkabılar, kıyafetler… Ne kadar az eşya o kadar huzur; inanın bana!
Ayrıca hayatınızda da temizlik yapın.
Size bir faydası olmayan, bırakın faydayı yük olan insanlardan kurtulun.
Arkanızdan konuşup dedikodunuzu yapan, enerjinizi emen insanlardan hemen uzaklaşın.
Ben bunu yapmaya çalışıyorum.
Ha çok mu başım göğe erdi? Valla elle tutulan bir kazancım yok ama huzurum var. İnanın bana, huzur gibisi de yok hayatta.

Yaşasın! 9’uncu olmuşuz! Yazılarımda sık sık eğitimin öneminden bahsederim. Geçenlerde okuduğum bir habere göre ülkedeki olaylarla ilgili bilgi sahibi olmaya dayalı bir araştırma yapılmış.
Türkiye en cahil ülkeler arasında 9’uncu olmuş.
Şaşırdık mı?
Valla ben şaşırdım!
İlk 5’e gireriz diye umuyordum.
Araştırmaya katılan kişilere yaşadıkları ülkedeki ‘cinayet’, ‘intihar’, ‘terörizm’, ‘sağlıklı yaş...