BM’nin soykırım tescili

 “Myanmar Birliği Cumhuriyeti”, ayrıca Burma ve Birmanya diye de bilinir. 55 milyon kadar nüfusu olan bir uzak Asya devletidir. Ülkenin çoğunluğu Budisttir. Resmî kaynaklar küçültmeye çalışsa da...

 “Myanmar Birliği Cumhuriyeti”, ayrıca Burma ve Birmanya diye de bilinir. 55 milyon kadar nüfusu olan bir uzak Asya devletidir. Ülkenin çoğunluğu Budisttir.
Resmî kaynaklar küçültmeye çalışsa da nüfusun yüzde 15’e yakını Müslümandır. Bu demektir ki Myanmar, 10 milyonun biraz altında Müslüman nüfusa sahiptir.
Müslümanların yüzde 68’i Hint, yüzde 30’u Myanmarlı ve kalanı da Çin asıllıdır. Myanmar Müslümanlarının yüzde 41’i Arakan Bölgesi’ndedir. Arakanlı Müslümanlara “Rohingyalar” denmektedir.
Birmanya ordusu ve fanatik Budistler, 6 seneden bu yana bütün dünyanın gözü önünde Rohingyalı Müslümanlara vahşetin her çeşidini yapmaktalar.
Müslümanlar, önce bir iftiraya sonra da soykırıma maruz kalmışlardır. 2012’de 3 Budist, bir kadına tecavüz ettikten sonra, bunu Müslümanların yaptığı yalanını yaymışlar. Her şey de böylece başlamış. Arakanlı Müslümanlar, yıllarca en dramatik haberlere mevzu oldular...
Vahşet karşısında sessiz kalan BM/Birleşmiş Milletler, nihayet insan Hakları Konseyini harekete geçirmeyi akıl edebildi. Bu konsey, 23 Mart 2017’de bir bağımsız araştırma heyeti teşkil ederek heyete Arakanlı Müslümanlar hakkında rapor hazırlaması talimatını verdi. Vazifeli heyet bir buçuk yılı bulan bir çalışma yaptı.
BM kendisine sunulan rapora dayanarak Arakanlı Müslümanlara yapılan zulmün soykırım olduğuna hükmetmiş bulunmaktadır. Rapor, toplu tecavüzler yapıldığını, çocuk, kadın ve sivillerin katledildiğini, ev ve köylerin yakıldığını tespit etmiştir. Öldürülen insan sayısı 24 bindir. Topraklarını terk ederek Bangladeş gibi komşu memleketlere sığınan mülteci sayısı ise 700 bindir. Soykırım, Myanmar ordusu Genelkurmay Başkanı Ming Aung Hlaing ve diğer bir kısım generaller tarafından yapılmıştır.
Bu suçta o gaddar yürekli genelkurmay başkanı bizzat rol aldığı gibi Nobel Barış Ödülü sahibi bayan Devlet Başkanı Aung San Suu Kyi de rahatsız olmayarak vahşete engel olmamıştır.
Açıklanan rapor, soykırımı resmen tescil etmiştir. Resmen tespit ve tescil edilen rapor, Myanmar Genelkurmay Başkanı’yla suça iştirak etmiş diğer general ve Budist rahiplerin BM’nin ceza mahkemesi olan Lahey Adalet Divanında yargılanmaları gereğini beyan etmiştir. Fakat eksiktir. O Nobel ödülünün de mahkeme kararıyla o zulme rıza gösteren devlet başkanından alınması gerekir.
Bir vahşetin resmî vesikaya dönüşmesi iyidir. Ondan da iyi olan soykırım suçlularının yargılanma isteğidir.
Ancak bunlar BM’nin de suçlu olma keyfiyeti ortadan kaldırmaz. BM, Srebrenitsa’da olduğu gibi Arakan’da etnik temizlik suçuna seyirci kaldı. Hayatlar söndürülür, namuslar ayaklar altına alınır, köyler yakılırken BM buna mani olmadı.
Vaziyet o hâle gelmiş ki Myanmar Hükûmetiyle Bangladeş’in “Arakanlı Müslümanların yerlerine dönmelerine dair” yaptıkları mutabakat anlaşması, dönülecek yerin ispatının imkânı kalmadığından tatbik edilememektedir.
Arakanlı Müslümandan Gazzeli Müslümana kadar dünyanın birçok yerinde Müslümanlara din ve ırk soykırımı yapılırken BM, İİT ve iri-kıyım devletler oralı olmuyorlar.
Ondan sonra da “dünya, neden huzura hasret?” deniyor.
Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz. Eğer; Lahey’de hakikaten bir Divan varsa zanlılar, hiç zaman kaybedilmeden hesap vermelidir. Onlara hak ettikleri ceza verilmeli.
Avrupa Birliği, Arakan’da durumun ciddiyetini koruduğunu açıkladı. Sözünü ettiğimiz rapor, 18 Eylül’de BMGK’ye sunulacak. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, başına buyruk bir patronlar kulübü. Ondan vicdanlı bir ses beklenemez.
Türkiye, her şeye rağmen 18 Eylül’e hazırlanmalıdır. Müslümanların başkaca bir sahibi yok.
YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUSUF TEKİN, DOĞRU SÖYLÜYOR!.. 21 Kasım 2024 | 445 Okunma HİPOKRAT ANDI! 19 Kasım 2024 | 75 Okunma KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ 16 Kasım 2024 | 59 Okunma AHISKA 14 Kasım 2024 | 146 Okunma GÖÇ SİYÂSETİMİZ ÜZERİNE DÜŞÜNMEK 12 Kasım 2024 | 48 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar