“HASTA ADAM”IN TORUNLARI!..
Kanunî’ye “Muhteşem Süleyman” unvanını Müslümanlar değil, haçlı dünyası vermişti. Bu unvan bir hayranlığın neticesiydi. Çünkü bu Padişah da kudretli selefleri gibi...
Kanunî’ye “Muhteşem Süleyman” unvanını Müslümanlar değil, haçlı dünyası vermişti. Bu unvan bir hayranlığın neticesiydi. Çünkü bu Padişah da kudretli selefleri gibi Avrupa’da hükümdar azledip, hükümdar nasbediyordu.
Saray’dan itibaren bozulmalar başlayıp da bu bozulma, askerden akçeye, cemiyete kadar sirayet edince, dün efendisi olduğu dünyadan borç alma mecburiyeti hasıl oldu. Bu defa aynı haçlı dünya, sultanının şahsında “muhteşem” dediği devlete “hasta adam” yakıştırmasını yaptı.
Haçlı dünyası aşağılayıp horladıkça bu taraf ona benzemeye çalışıyor, ona özeniyordu. Bunun adı “Avrupalılaşma”, “ Garplılaşma”, “Batılılaşma”, “çağdaşlaşma”ydı. Onun gibi olmak isteniyordu. Mankurtlar böyle yetiştirilmişti.
Devleti devlet yapan, milleti millet olarak ayakta tutan kanundan sosyal hayata, ilme kadar ne varsa terk edip onlara benzeme hastalığına yakalanmıştı. Artık mağdur, katiline âşıktı. Devlet protokolünde bir numaralı cami bile hatırlarına müze yapıldı. İslamiyeti terk edip Hıristiyanlığı almak dahi ciddi ciddi tartışıldı.
Haçlı dünyası, etlerini çimdikliyor, rüyada olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. Üç kıtadan sürüp, açık hava hapishanesine mahkûm edercesine Anadolu’ya kapattığı o muhteşem millet, şimdi kendisine benzemenin peşindeydi. Öyle ise bu milletin mayo giyinip güzellik yarışmasına katılan bir ferdini yarıştırmak olur muydu?
Tarihi doğru okumak!..
24 Nisan 2025 | 3 Okunma
Türkiye Gazetesi
22 Nisan 2025 | 67 Okunma
Türkistan, hepimizin mülkü!..
19 Nisan 2025 | 246 Okunma
Kardeşlik
17 Nisan 2025 | 88 Okunma
Davos’tan Antalya’ya
15 Nisan 2025 | 73 Okunma
TÜM YAZILARI
X