Kitle psikolojisiyle oynamak!
31 Mart 2019 Mahallî İdareler Seçimi’nin İstanbul kısmı mahkemeye intikal etmiştir. Bu sebeple, İBB Başkanlığını, yeniden sayımlar neticesinde veya seçimin YSK kararıyla yenilenmesi üzerine Ekrem...
31 Mart 2019 Mahallî İdareler Seçimi’nin İstanbul kısmı mahkemeye intikal etmiştir. Bu sebeple, İBB Başkanlığını, yeniden sayımlar neticesinde veya seçimin YSK kararıyla yenilenmesi üzerine Ekrem İmamoğlu’nun mu yoksa Binali Yıldırım’ın mı kazanacağı bilinmiyor.
Bilinen bir şey var ki o da AK Parti itirazları öncesinde Sn. İmamoğlu, Sn. Yıldırım’dan ilerideydi. Ancak; bu durum, sayımlar veya yeni seçimlerle değişebilir. Şu cümledeki “ancak” ile “veya” kelimelerinin hayattaki karşılığı sabırdır. Binali Bey, engin tecrübesiyle sabır ve sükûnet içinde beklerken Ekrem Bey, aksine yıpratıcı bir heyecan ve sabırsızlık içinde görülüyor.
Ekrem İmamoğlu’nda mademki Kur’ân muhabbeti var, mademki dine-diyanete aşina bir aileden geliyor öyle ise hayra ve şerre inanması ve hayrın ve şerrin amentünün 6 şartından biri olduğuna iman etmesi şarttır. Şüphe edilmemeli ki böylece biliyor ve inanıyordur. Ne var ki bilmek ve inanmak yaşamak demek değildir.
Sn. İmamoğlu, Sn. Yıldırım’ın karşısına rakip olarak çıkınca tanınmıyordu. Bir kazada belediye reisiymiş. Fotoğrafı bile görülmemişti. Karşısındaki isimse İDO Genel Müdürlüğü, 12 sene Ulaştırma Bakanlığı, Başbakanlık ve TBMM Başkanlığı yapmıştı. Üstelik bütün bu mevkilerin hakkını vermiş, devasa eserleri olan ve sevilen bir devlet adamıydı. Bu yüzden ve haklı olarak karşıdaki adaya şans verilmiyordu.
Hâlbuki bitmemiş olan seçim, aksine tecelli etti. İmamoğlu, daha fazla oy alan aday çıktı. Ekrem Bey, bu muvaffakiyeti CHP’li olduğu için göstermedi. CHP’de olmayan bir üslup, tavır, itidal, yumuşaklık ve AK Partiye kırgın olanların sandığa gitmemesi sebebiyle kazandı.
CHP’nin “ben Saray’a gitmem!” diyen bir genel başkanı varken O, Külliye’ye gidip Cumhurbaşkanı’nı ziyaret etti, hatta oyunu bile istedi. Camie varıp Yasin-i şerif okudu, cumaya, cenaze namazına katıldı. Bunlar, yönetimi katı CHP’de çok nadir görülebilen güzelliklerdi. Elinde laiklik kalkanı dinle kavga eden klasik CHP’li figürünün yerini başörtülü ananın evladı, muhalifinden bile dua isteyen bir CHP’li alıyordu. İşte bunlardan dolayı Ekrem İmamoğlu öne geçti. Oysa bu İmamoğlu, seçim gecesi ikide-bir de kameraların önüne geçti. Bu bir yadırgatan telaştı. Orada kalmadı. Anıtkabir’e gidip defteri İBB Başkanı unvanıyla imzaladı. Yaşadığı telaşı aceleciliğe taşımıştı. Hâlbuki O, bu imzayı atmadan evvel AK Parti, ilgili mercilere itirazlar yapmıştı.
YUSUF TEKİN, DOĞRU SÖYLÜYOR!..
21 Kasım 2024 | 459 Okunma
HİPOKRAT ANDI!
19 Kasım 2024 | 75 Okunma
KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ
16 Kasım 2024 | 59 Okunma
AHISKA
14 Kasım 2024 | 150 Okunma
GÖÇ SİYÂSETİMİZ ÜZERİNE DÜŞÜNMEK
12 Kasım 2024 | 48 Okunma
TÜM YAZILARI