Beyinsel elit yoksunluğu
Herkes için iflas etme korkusu bir tür sigorta gibidir. İflas etmemek için zekâları ve analiz yetenekleri gelişmek zorundadır insanların. Fakat Türk akademisyenlerinin böyle bir mecburiyeti yoktur. 3 gündür...
Herkes için iflas etme korkusu bir tür sigorta gibidir. İflas etmemek için zekâları ve analiz yetenekleri gelişmek zorundadır insanların. Fakat Türk akademisyenlerinin böyle bir mecburiyeti yoktur. 3 gündür yazdıklarımın özeti de bu...
30 sene boyu hiç kitap okumasan ve gündelik gazete saçmalıklarıyla idare etsen de akademi âleminde iflas etme ya da işini kaybetme olasılığın yok...
Düzenli kitap okuyanların yani bilimsel literatürü adam gibi takip edenlerin de bunu hayatla test etme zorunluluğu yok. Akademik rekabet diye bir olgu yoktu bu ülkede...
Akademik tezlerinde ve teşhislerinde sürekli yanılanlar dahil kimse bedel ödemiyordu. Oysa üst seviye ticaret ve siyaset yapanların zekâsı her an tetikte olmak zorundaydı...
Akademik dünyada zekâsızlık ve yeteneksizlik yüzünden bedel ödense bile bunu siyasi bir sebebe bağlayıp kendini ve çevreni tatmin edebiliyordun. Hatta zekâsızlığındankahramanlık bile çıkarabiliyordun...
Öte yandan kazanan siyasi tarafı tutan bir akademisyensen de istediğin kadar zekâsız ve yeteneksiz olabilirdin. Yani her koşulda aptal ve kabiliyetsiz olma hakkının olduğu bir ortam Türk akademi ortamı...