Parlamentarizmin krizini yaşıyoruz ve yaşayacağız
Ne AKP-CHP ne de AKP-MHP koalisyon hükümeti Türkiye'ye bir fayda getirmeyecek. Tablo çok açık ve nettir. Her iki koalisyon hükümeti modeli de çökmeye mahkûmdur. Bugüne kadar Türkiye tarihinde çok daha uyumlu partilerin...
Ne AKP-CHP ne de AKP-MHP koalisyon hükümeti Türkiye'ye bir fayda getirmeyecek. Tablo çok açık ve nettir. Her iki koalisyon hükümeti modeli de çökmeye mahkûmdur. Bugüne kadar Türkiye tarihinde çok daha uyumlu partilerin koalisyonu bile Türkiye'ye yarar getirmedi. Türkiye şu an zaman ve para kaybediyor. 22 Kasım 2015 seçimlerine gidilme kararını Cumhurbaşkanı'nın yasal süre dolar dolmaz alması şarttır. Öte yandan parlamenter sistemin tabiatı itibariyle kriz ve kaos çıkarmaya mahkûm olduğunu ısrarla yazıyorum. Bu sefer çıkmazsa bir başka seçim bir daha aynı kriz çıkacak. Fakat bazı hukukçuların savunduğu Fransız tarzı yarı başkanlık rejimi de Türkiye'nin derdine asla çare değildir. Peki niye yarı başkanlık modeli çare değildir?
***
Eğer başkan ve başbakan farklı partilerden olursa, bu iki görevli devleti iki farklı türde yönetmeye girişir ve bu sistem, başkanın halk tarafından seçildiği, başbakanın meclis tarafından seçildiği, iki başlı yürütmesi olan yani yürütme kuvveti etkinliksiz ve istikrarsız hale getirilmiş, yozlaşmış bir parlamentarizm olur. Özetle, asli karakteristikleri açısından bakıldığında yarı başkanlık sistemi diye adlandırılan model, bir başkanlık rejimi türü değil, bazı anayasa hukukçularının sınıfladığı gibi, bir parlamenter sistem türüdür.
Başkanlık sistemi hakkında şu an medyada yüzlerce palavra söyleniyor. Sırf Erdoğan takıntısından ötürü başkanlık rejimine dair hurafeler üretiliyor. Sahip olduğumuz parlamenter sistem ile başkanlık sistemi kıyaslanırken uydurulan yalanların haddi hesabı yok.