Argumentum ad hominem
12 Ocak Cuma günü internet posta kutuma “ali öner [email protected]” tarafından gönderilen “Kim Bu Bekir Bozdağ?/ Turgut Koçak (Türkiye sosyalist işçi partisi genel başkanı)” başlıklı bir...
12 Ocak Cuma günü internet posta kutuma “ali öner [email protected]” tarafından gönderilen “Kim Bu Bekir Bozdağ?/ Turgut Koçak (Türkiye sosyalist işçi partisi genel başkanı)” başlıklı bir yazı düştü.
Bu yazının bizi ilgilendiren cümleleri şunlar:
“Anayasa Yüksek Mahkemesi; Mehmet Altan ve Şahin Alpay’la ilgili bir karar vererek hak ihlaline hükmetti ve ilgililerin serbest bırakılmasına karar verdi. (...) ... AYM tutuklu Mehmet Altan ve Şahin Alpay’la ilgili hak ihlali yapıldığı kararı verse de bu karar ne alt mahkeme ne de iktidar ve destekçileri çevresinde olumlu karşılanmaz, daha da önemlisi ağır suçlamalara varacak eleştirilere kapı aralar.”
Bekir Bozdağ ise AYM’nin Şahin Alpay ve Mehmet Altan hakkında verdiği tahliye kararına karşı dermeyan ettiği mütalaada şu eleştiriyi getiriyor ve diyor ki:
“...Alpay ve Altan kararıyla (yayınlanan mahkeme açıklamasına göre) Anayasa Mahkemesi; anayasa ve yasaların çizdiği sınırı aşmış, kendini ilk derece mahkemesi yerine koyarak vaka ve delil değerlendirmesi yapmış; suçun oluşumunu ve delil durumunu değerlendirmiştir. Bireysel başvuruları inceleyip karara bağlarken Anayasa Mahkemesi, ilk derece mahkemesi veya istinaf mahkemesi ya da temyiz mahkemesi veyahut da süper temyiz mahkemesi gibi davranamaz ve bu mahkemeler gibi karar veremez.”
Turgut Koçak yukarıya alıntıladığımız yazısını Bekir Bozdağ’ın bu mütalaası üzerine kuruyor. Fakat Bozdağ’ın ileri sürdüğü argümanlara cevap yerine ona şöyle bir defide bulunuyor. Bizim şimdi buraya alıntıladığımız parçaları anarak şunu söylüyor: “Şimdi soruyoruz; / SİZ KİMSİNİZ Bekir Bozdağ? / Bu ülke babanızın çiftliği mi?”