Çok kolay
Mağduriyet alanı oluşturmak için özel taktik kullanmaya lüzum yok...En suçlu olanlar’a bile mağduriyet alanı, zaten kendiliğinden açılacak.Nasıl mı?***Her geçen gün, her geçen saat, darbecilerin...
Mağduriyet alanı oluşturmak için özel taktik kullanmaya lüzum yok...
En suçlu olanlar’a bile mağduriyet alanı, zaten kendiliğinden açılacak.
Nasıl mı?
***
Her geçen gün, her geçen saat, darbecilerin lehinedir. Çünkü zaman denen o değirmen, yufka yüreklerde kısmen de olsa, bir acıma duygusu uyandıracaktır. Hele zaman uzarsa, bu duygu, daha da yaygınlaşabilir.
Milletimi tanırım.
***
Binlerce kişinin yargılanması ne demek?
İddianamelerin yazılması zaten aylar sürer.
Kimliklerin tespiti bile acaba kaç celsede mümkün?
Ondan sonra haydii, reddi hakimler, itirazlar, şunlar, bunlar, tabii, sağdan soldan da çomak sokmalar falan.
***
İşte bu sebepledir ki, halkın büyük bölümü, 15 Temmuz’un ertesi sabahı:
- Bu darbecileri hemen yargılayalım, tek celsede bitsin bu iş istiyordu.
Ne mümkün?
Demokrasilerde öyle şey olmaz.
Olmayacağı için de zaten demokrasinin nimetlerinden faydalanarak her türlü nâneyi yiyebilirsiniz.
Türkiye, böyle şeylere antrenmanlıdır.
***
Yeri gelmişken söyleyeyim.
Sap’la saman meselesinden aklıma geldi. Ergenekon’la başlayan o meşhur süreçte “Milli Ordumuza kumpas kurulduğu” muhakkaksa da, içlerinde belki çürük elmalar da vardı. O davalarda at izi, it izi, iyi ki birbirine karıştı. Yaş olanları yakmak uğruna, kuru olanları yakamazdık.
Onlar bizim kahramanlarımızdır.