Çin işkencesi
Otoriter yönetimler, ne yazık ki açıklığı, hesap vermeyi, şeffaf olmayı pek sevmiyorlar. İktidarlarını devam ettirmek için, güç kullanma sarhoşluğunu usul kabul ediyorlar. Geçmişte, Sovyet...
Otoriter yönetimler, ne yazık ki açıklığı, hesap vermeyi, şeffaf olmayı pek sevmiyorlar. İktidarlarını devam ettirmek için, güç kullanma sarhoşluğunu usul kabul ediyorlar.
Geçmişte, Sovyet Rusya, Bulgaristan ve kimi komünist ülkelerde insan hakları hiçe sayılırken, batı bloğu bunu karşı propaganda olarak kullanırdı.
Kendisini insan hakları savunucusu, demokrat kişilik, özgürlerin beldesi olarak takdim ederdi.
O gün de bugün de, değişmeyen gerçek, menfaatlerin bütün insanlık değerlerinin üstünde tutulmasıdır.
Herkes kendi çıkarına göre hareket etmektedir.
Totaliter devletler, insanlığı hiçe sayarken, kendisini medeniyet kılıklı gösteren nice ülkeler, istikballeri ve rahatları adına seslerini çıkarmamaktalar.
Buna en yeni örnek Çin’deki uygulamalardır.
Çin kimseyi dinlememektedir. Keyfine göre, iç dinamiklerine göre, yönetimi güçlü kılmak adına, insanlara zulmetmekte, işkence etmekte, öldürmekte beis görmemektedir.
Uygurlar... Müslüman Uygurlar… Zor durumdadırlar.