Âdil olsun, partili olsun
16 Nisan referandumunun yürürlüğe giren maddelerinden biri cumhurbaşkanının partili olabileceğiydi. Cumhurbaşkanı da vakit kaybetmeden kurucusu olduğu AK Parti’ye döndü. En büyük tepki gelmemesi gereken yerden...
16 Nisan referandumunun yürürlüğe giren maddelerinden biri cumhurbaşkanının partili olabileceğiydi.
Cumhurbaşkanı da vakit kaybetmeden kurucusu olduğu AK Parti’ye döndü.
En büyük tepki gelmemesi gereken yerden geldi.
Hani “Elin gözündeki çöpü görür, kendi gözündeki merteği görmez” tabiri vardır ya aynen öyle.
İktidarı boyuncagenel başkanlarının aynı zamanda cumhurbaşkanlığı görevini de deruhte ettiği CHP’den geldi tepki.
***
Tabii ki CHP’nin tepkisi kendi çalıp kendi oynayacak cinsten. Cumhurbaşkanı halkın tasvibiyle yapılan anayasa değişikliğindeki hakkını kullanarak partisine üye oldu.
Böylece partisiz cumhurbaşkanlığı aldatmacası bitmiş oldu.
Çünkü partisiz ve tarafsız cumhurbaşkanı hiç olmadı. Geçmiş bütün cumhurbaşkanları bir tarafı tutuyordu, ama tutmuyormuş gibi yapıyordu.
Onlar da vatandaş da kimin nereyi tutuğunu pekala biliyordu. Tarafsız diye kendimizi kandırıyorduk.