Çocukların câmideki sesleri nimettir ancak!
Star Gazetesi Yazarı Resul Tosun’un bugünkü (26.04.2022)''Çocukların câmideki sesleri nimettir ancak!’’ başlıklı yazısı.
Ramazan ayının son haftasındayız. Ama sokaklara çarşılara pazarlara bakarsanız Ramazan bu ülkeye hiç uğramamış gibi bir manzara var maalesef.
Kimsenin kimseye oruç dayatması yok ama yeri gelince ötekine saygıdan bahsederken mangalda kül bırakmayanların, Ramazan ayında açıktan yiyip içmelerinin oruç tutanlara saygısızlık olduğunu görmezden gelmeleri, birlikte yaşama bilinci açısından üzerinde durulması gereken önemli bir bahistir.
Sokaklardaki bu üzücü manzaraya rağmen câmileri dolduran cemaatin büyük çoğunluğunun gençlerden oluşması da geleceğimize umutla bakmamızı sağlayan bir başka önemli tablodur.
Bir tarafta sokağımıza hâkim olan batı kültürü; diğer tarafta gençleri câmileri doldurmaya sevk eden milli kültür!
Tabii ki câmileri dolduranların da câmi âdâbı konusunda kimi eksikleri yok değil. Lâkin sokakların haline bakınca câmiye gelene söz söylemek gelmiyor insanın içinden.
Bir konu hâriç!
Çocuklarını câmiye getiren ailelerin çocuklarına hâkim olamamalarından kaynaklanan; namazın huzur ve huşuunu ihlal eden gürültü.
Dört gün önce Yeni Şafak gazetesinde Fatma Barbarosoğlu bu konuda, 'Câmi terbiyesini çocuklara kim kazandırır? Toplum? İmam? Aile?' başlıklı bir yazı yayınladı.
Dikkate alınması gereken güzel bir yazıydı. Yüreğine sağlık!
Câmi âdâbından maksat, 'Namaz kılanları rahatsız etmemek, namaz esnasında bağırarak ortalıkta dolaşmamak, câmiye zarar vermemek.' olması gerekiyor.
Câmiye gitmeyen, cemaatle namaz kılmayanların anlayacağı bir yazı da değildir.
Çocukların câmiye götürülmesi câmiye alıştırılması elbette ki güzel bir şeydir.
Ama çocuklara namaz kılınırken gürültü yapmamaları namaz kılanların arasında dolaşmamaları da öğretilmelidir.
Barbarosoğlu isabetli örneklerle durumu izâh etmiş ve câmi âdâbını ailenin öğretmesi gerektiğini açıkça dile getirmiş.