Terör yandaşı akademisyenler!
Güneydoğu’da PKK kanlı eylemlerini sürdürürken DAİŞ de İstanbul’da ortaya çıktı ve Sultanahmet meydanını kana buladı. Güvenlik güçleri tabii olarak operasyonlar...
Güneydoğu’da PKK kanlı eylemlerini sürdürürken DAİŞ de İstanbul’da ortaya çıktı ve Sultanahmet meydanını kana buladı.
Güvenlik güçleri tabii olarak operasyonlar düzenledi. DAİŞ mensuplarını yakalamak için şüpheli mekanlarda aramalar yapmaya başladı. Bazı tutuklamalar yaptı.
***
Şimdi 1100 gazeteci kalkıp ‘devlet bu aramaları durdurmalıdır, kimseyi tutuklamamalıdır, vatandaşa uyguladığı şiddete son vermelidir, devletin DAİŞ’i bastırmaya yönelik tüm yaptırımlarına karşı çıkıyoruz’ diye bir bildiri yayınlasa toplumun tepkisi nice olur?
Toplum devlete mi hak verir yoksa gazetecileri mi destekler?
***
Bazı akademisyenler aynen bunu hatta daha ötesini yapmışlardır.
Devletin Sur, Silvan, Nusaybin, Cizre ve Silopi’yi teröristlerden temizlemek için yürüttüğü operasyona karşı bir bildiri yayınlayan 1100 akademisyen resmen devleti terör örgütü gibi teröristleri de meşru müdafaa yapan kuvvetler olarak göstermişlerdir.
***
Tam terör örgütünün ağzıyla yazmışlar.
Diyorlar ki, “Devletin başta Kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesini, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılmasını (...) talep ediyoruz.”
***
Tam terör örgütünün sözcülüğünü yapmışlar.
Diyorlar ki, “Müzakere koşullarının hazırlanmasını ve kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulmasını, hükümetin Kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz.”
***
Daha neler neler.
Müzakerelerde gözlemci olmak istiyorlarmış, iktidarın muhalefeti susturmaya yönelik baskılarına karşı çıkıyorlarmış, devletin vatandaşına uyguladığı şiddete son vermesini talep ediyorlarmış ve konunun ulusal ve uluslar arası platformlarda takipçisi olacaklarmış.