Yurtta Sulh Konseyi bildirisi, Kemalist'çilik ve gidişat

10 Kasım bu yıl daha öncekilerden daha farklı bir katılımla anıldı.  Mustafa Kemal'in vefatının 79. yıldönümü, aynı zamanda Türkiye'nin yakın coğrafyasında açık açık...

10 Kasım bu yıl daha öncekilerden daha farklı bir katılımla anıldı. 

Mustafa Kemal'in vefatının 79. yıldönümü, aynı zamanda Türkiye'nin yakın coğrafyasında açık açık, ülke içinde de şimdilik örtülü bir şekilde yüzyıl önceki hesapların açılmaya başladığı bir momentuma tekabül ediyor. Ve Atatürkçü olduğunu iddia eden ancak kalkış noktalarını "Kemalizm" bile değil, "Kemalistçilik" olarak tanımlamanın yeterli olacağı bir güruh, 100 yıl öncesinin hesaplarını görmek isteyenlerin kuklası olmuş durumda. Bu nokta, tartışılmayacak bir şekilde ortada duruyor. 15 Temmuz darbe/işgal girişiminin belgesi olan "Yurtta Sulh Konseyi" bildirisi de esasında en az Türk milleti ve lideri Recep Tayyip Erdoğan'a olduğu kadar, kurucu Atatürk'e de ihanetin, düşmanlığın belgesidir. 

Bu nokt

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İstanbul’da tarihi dörtlü zirve ve mevcut uluslararası iklim 28 Ekim 2018 | 6.624 Okunma Riyad krizden çıkış yolu arıyorsa 24 Ekim 2018 | 5.514 Okunma Katil ve itiraflar: Riyad’ın yeni 11 Eylül’ü 21 Ekim 2018 | 5.779 Okunma Kaşıkçı olayı Riyad’ın miladı olacak mı? 16 Ekim 2018 | 6.381 Okunma Cemal Kaşıkçı vakası ve odanın ortasında duran fil 14 Ekim 2018 | 6.069 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar