Adı mahalli, ama Türkiye seçimi
Memleketin geleceğini belirleyecek önemli bir seçim yaptık. Sonuçlara bazı itirazlar yapıldı. Şu anda, İmamoğlu ile Yıldırım arasındaki fark % 0.2 azalmış. Buna göre, sonuç şimdiden belli...
Memleketin geleceğini belirleyecek önemli bir seçim yaptık. Sonuçlara bazı itirazlar yapıldı. Şu anda, İmamoğlu ile Yıldırım arasındaki fark % 0.2 azalmış. Buna göre, sonuç şimdiden belli diyebiliriz.
İstanbul çok önemli. Zira, Türkiye'de ve yurt dışında seçimlerin bütünüyle nasıl algılanacağını belirleyecek konumda. Eski AKP kurucusu ve Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, "dananın kuyruğu" burada kopacak ifadesini kullanmış. Anlaşılan İstanbul, birileri için "beka" meselesi. İnşallah iktidar "beka" öfkesine kapılıp da, YSK'nın "31 Mart'ta gerçekleştirilecek seçimlerin, bazı yerlerde iptal edilmesi halinde, yenileme seçimleri 2 Haziran Pazar günü yapılacak. Seçimin yenilenmesine karar verilen yerlerde sadece oy verme işlemleri tekrarlanacak" şeklindeki kararını uygulamaya kalkmaz. Bu çok yanlış olur, büyük bir infiale yol açar, iktidarı daha da zora sokar.
Genel değerlendirme
Bu tespitlerden sonra, seçimlerle ilgili değerlendirmelere geçelim. Öncelikle söyleyelim ki, seçimler ülkemiz için yararlı olmuştur. Türk Milletinin kültürüne, siyasi birikimine ve 1876'dan beri anayasalarla belirlenmiş devletin kimliğine, hukuk ve demokratik yapısına aykırı "tek adam" keyfi yönetimi reddedilmiştir. Türk Milleti, egemenliğine sahip çıkmıştır. "Mahalli seçim bu kadar önemli mi?" diyenlere söyleyelim: Şu anda muhalefet; Başkent Ankara, eski başkent İstanbul (Payitaht), İzmir, Aydın, Muğla, Antalya, Adana, Mersin, Hatay, Çanakkale, Edirne, Tekirdağ, Eskişehir gibi büyük illerde kazanmış durumda. Kalemi elimize alıp hesaplayalım, bu illerin siyaset, ekonomi, iletişim, nüfus ve gelişmişlik açısından ne ifade etiğini hatırlayalım. En sade hesap budur.
Partilere göre oylarda değişmeler görüldü. MHP oyları, 2011'den sonra belirgin şekilde AKP'ye kaymıştı. Bu seçimlerde ise, AKP'den şikayet kendi katı kitlesine bile yansımaya başlayınca, öncelikle milliyetçi seçmenler, eski partileri MHP'ye dönmeye başladı. Bu, elbette iyi bir gelişme. Ancak MHP'yi, Türkiye sıralamasında İYİ Partinin gerisine, 4. Sıraya düşmekten kurtaramadı. İyi Parti ise, genel seçimlerde 5. sırada idi, şimdi 3. sıraya yükseldi. Bu başarı, Mahalli seçimlere ilk defa katılan İYİ Parti için önemliydi. AKP ve CHP oylarını muhafaza etti, hatta artırdı. Ama hizmet potansiyeli ve Türkiye'nin kaderini belirleme açısından AKP geriledi, CHP ilerledi. Saadet partisini de unutmamak lazım, oylarını artırdı. PKK partisi, oylarını Doğu ve Güneydoğu'da AKP'ye, batıda diğer partilere kaptırdı.
Sonuçta, yetmez ama memleketimiz kazandı. Arkasında sadece Türkiye'nin içine sürüklendiği açmazlardan şikayet eden vatandaşın desteği değil, muhalefetin geçmişten gelen kemikleşmiş şartlanmalarına rağmen referandumdan başlayarak sürdürdüğü işbirliğinin başarısı da vardır. CHP-İYİ Parti ve kısmen SP, sorumlu bir davranış göstermeseydi, iktidarın karşısındaki oylar ve topluluklar, daha da bölünecekti. Bu durumda başarısızlık kaçınılmaz, sonuç farklı olacaktı. Bunun kıymeti bilinmelidir.