Seçim, geçim, kavga ve Türkiye'm
Geçen yazımın başlığı "seçimler bitti mi? Hayır" şeklindeydi. Öyle de oldu; devamı 23 Haziran'a kaldı. Eskiden seçimler, bağımsız ve tarafsız yargı, muhtarlıklar ve partilerin işiydi...
Zaman içinde, iktidar ve bağımlı yargıya devredildi. Seçmenler, ilçe seçim kuruları ve sandık kurulları buna göre belirlendi.
YSK, yine var. Ama teşkili farklı. YSK Başkanı da dahil olmak üzere toplam 6 üyenin Ocak 2019'da görev süresi doluyordu. Torba yasa teklifiyle bu üyelerin görev süreleri 1 yıl uzatıldı. Hatırlanacaktır YSK, oy verme işlemi devam ederken, kanun "mühürsüz oy pusulaları" geçersiz sayılır dediği halde, bu oyları geçerli kabul ederek, referandum sonucuna, müdahale etmişti. Bu kanunsuz karar, iki tam gün geçtikten sonra 18 Nisan Salı günü akşamüstü resmi internet sitesinde yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yani "sözde karar" yürürlüğe girmeden uygulamaya konulmuştu. Üstelik oylanan, Türkiye Cumhuriyeti'nin rejimini değiştiren ve egemenliği Türk Milletinin elinden alıp bir kişiye veren, "darbe gibi" bir değişiklikti. Yasalarımıza göre seçimlerle ilgili değişikliklerin, bir yıl sonra yürürlüğe gireceği bilindiği halde.