Dosdoğru bir adam: Osman Nuri Koçtürk (3)

İnsanlık numunesi Osman Nuri Koçtürk ABD’nin soya operasyonuna karşı açtığı savaşı yazdığı makaleler, kitaplar, katıldığı seminer ve konferanslar, konuştuğu radyo programlarıyla...

İnsanlık numunesi Osman Nuri Koçtürk ABD’nin soya operasyonuna karşı açtığı savaşı yazdığı makaleler, kitaplar, katıldığı seminer ve konferanslar, konuştuğu radyo programlarıyla nefessiz sürdürüyordu. Operasyonun yerli işbirlikçileri baskı, tehdit ve saldırılarla yıldıramayınca bu defa küresel odak 1962 yılında Koçtürk’ü Amerikan Soya Birliğinin davetlisi olarak ABD’ye çağırır. Düşüncelerini değiştirmesi için ikna edilmeye çalışılır. İkna faaliyetinin içeriğinin teklif ve tehditlerden müteşekkil olduğunu düşünmememiz için pek bir sebep olmasa gerek. Ama O boyun eğmedi, geri adım atmadı. CIA tarafından Türkiye’deki pasifize edilecek insanlar listesine alındı.

            Zamanının geldiğini düşünen ABD ucuza ve Türk Lirası üzerinden piyasaya soktuğu soya yağı için bu defa dolar istiyordu. Sattığı soya için tonuna 300 Dolar isterken bizden satın alacağı zeytinyağı için 450 Dolar fiyat verince dönemin hükümeti soya anlaşmasını fesheder. Ancak akabinde düşülen yağ sıkıntısı nedeniyle bu ihtiyacı Avrupa piyasasından soya ve pamuk yağı ithal etmek suretiyle karşılama yoluna gidilmiş, neticede o yağların da kaynağı ABD olduğundan anlaşmayı feshetmenin de çok manası olmamıştır. Hikâyenin gerisini yine Koçtürk’ten dinleyelim:

            “Soya, pamuk ve don yağlarının ithalatını üzerine alan Et ve BalıkKurumu ithalattan komisyon alıp, bunu halkın sırtından bir vergigibi tahsil ettiği için hayvancılık ve balıkçılık kesimlerindekibaşarısızlığınıbununla örtmekte ve hayvancılık gelişmediğindenTürkhalkı ekmek ve yağ gibi boş kalori kaynakları ile yetinme zorundakalmaktaydı. Bu husus emperyalistlerin halkıaz etle besleme maksatlarınauygun düşmekte ve fakat o tarihlerdegenel müdürlük yapan bir emekli General, Millet Meclisinde,zararda olan bir kurumuyağ komisyonu ile kara geçirdiğiiçin bilinçsiz bir davranışla öğünmekteydi.

            Türkiye'ye soya ve pamuk yağları ile don yağlarının ihtiyacımızolmadığı halde ithal edildiği ve margarinlerin dengesiz bir şekildekullanılışının halk sağlığı üzerine kötü etkiler yaptığı, zamanlaveyapılan devamlı neşriyat sayesinde anlaşılmış bulunulduğuiçin ikinciBeş Yıllık Kalkınma planında mahalli kaynaklarıngeliştirilmesive yağ açığının kendi imkânlarımız ile karşılanarakyabandan yağithalinin durdurulması yağ ihtisas komitesininkararı ile öngörülmüştür.

            Soya, pamuk ve don yağlarının ithalinden ve margarin yahut sabunolarak işlenmesinden çıkar sağlayan yerli kompradorların, soyaithalatının durması veya azaltılmasına en az Amerikalılarkadar içerlediklerive alaturka tehdit ve ithamlarda bulunarakbu kampanyayıidare edenleri etkisiz hale getirmek istedikleride bilinmektedir.”

            Osman Nuri Bey’in karşılık beklemeden sürdürdüğü mücadelesinin karşılığı kamu kurumlarında görev verilmemesi ve üniversitelerde ise unvanı yükseltilmeden(profesörlük unvanı hiç verilmemiş doçent olarak emekli olmuştur) istihdam edilmesi olmuştur. Ama O bu muamelelere küsmemiş insanları aydınlatmaya, yazarak, konuşarak devam etmiştir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Türkiye ve AB ilişkilerini yeniden düşünmek 31 Ağustos 2018 | 4.337 Okunma ABD'nin kanlı eli 17 Ağustos 2018 | 4.163 Okunma Bedelli askerliğin düşündürdükleri 10 Ağustos 2018 | 6.222 Okunma YKS sonuçlarının düşündürdükleri 03 Ağustos 2018 | 4.255 Okunma Doğal afetler ve iklim değişikliği 27 Temmuz 2018 | 208 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar