‘Alıntılarla yaşayanlar’

Eskiden ne kadar hacimli olursa olsun beğenerek okuduğumuz kitapları "Keşke hiç bitmese" dercesine elimizden bırakmazdık. Aynı şekilde, en az iki saat soluksuz dinlediğimiz konferanslar hakkında "Keşke biraz daha uzun olsaydı"...

Eskiden ne kadar hacimli olursa olsun beğenerek okuduğumuz kitapları "Keşke hiç bitmese" dercesine elimizden bırakmazdık. Aynı şekilde, en az iki saat soluksuz dinlediğimiz konferanslar hakkında "Keşke biraz daha uzun olsaydı" derdik.
Şimdi öyle mi ya! Sosyal medya "içerik tüketicilerinin" iki üç sayfalık yazıya veya 45 dakikalık konuşmaya bile tahammülleri yok. Üstelik söz konusu içerikleri çok beğendikleri hâlde!
Zira, "Çok güzel yazıyorsun, bayılıyorum seni okumaya ama ne olur kısa yaz..." diyenden "Harika konuşuyorsun ama lütfen az konuş..." diyene kadar gırla gidiyor.
Bunların hâli Woody Allen'ın bir esprisine ne çok benziyor. Bir farkla ki, Allen o esprisinde çok berbat bulduğu yemeklerin çok az olduğundan şekvacıydı, bunlar çok beğendikleri "içeriklerin" uzunluğundan şikâyetçi.
Güzelin çokluğundan...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Öyle uzun sövmek istiyorum ki... 18 Aralık 2024 | 624 Okunma ‘Alıntılarla yaşayanlar’ 14 Aralık 2024 | 1.820 Okunma İsmet Özel de tutuklansın mı? 12 Aralık 2024 | 1.639 Okunma İhanet mi dedin? 11 Aralık 2024 | 768 Okunma Defolup gidecekler 10 Aralık 2024 | 1.153 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar