Davutoğlu mu Babacan mı yoksa o mu?
Şimdi bana "Davutoğlu mu Babacan mı?" deseler, Davutoğlu derim. Hayır, TikTok'a girdiği için değil, kendisi olduğu için. Gerçi ne kadar kendisi, pek emin değilim.
Ama olsun, hiç değilse benim bildiğim belirli birileri yok arkasında.
Aksini iddia edenler olacaktır.
Hatta (Davutoğlu'nun başbakanlık koltuğundan ayrılması üzerine) ABD'nin ünlü dış politika dergisinin (Foreign Policy) şu yorumunu hatırlatanlar çıkacaktır: "Davutoğlu, Washington'un kapalı kapılar ardındaki güvenilir müttefikiydi. ABD, Ankara'daki adamını kaybetti..."
Fakir "belirli birileri yok arkasında" derken, müşahhas birilerini kastetmiştim.
Mesela, Babacan deyince herkes gibi benim de aklıma Gül (ve biraz da Beşir Atalay) geliyor.
Davutoğlu'nu tercih etmemin bir nedeni de şu: Babacan'ın 15 Temmuz'da nerde olduğu bile belli değil.