Kılıçdaroğlu’nu karanlık odada böyle sorguya çekmişler
Eskiden sözde de olsa solcularımız ABD'ye karşı çıkar, “Kahrolsun ABD emperyalizmi” falan derlerdi.Sırrı Süreya Önder'lerin Ertuğrul Kürkçü'lerin dahil oldukları network bile ABD bayrağı...
Eskiden sözde de olsa solcularımız ABD'ye karşı çıkar, “Kahrolsun ABD emperyalizmi” falan derlerdi.
Sırrı Süreya Önder'lerin Ertuğrul Kürkçü'lerin dahil oldukları network bile ABD bayrağı altında istikbal arayışına koyulmuş şimdi.
Şu hale bakın!
Atatürkçü kitlelerin kripto Sözcü gazetesi tarafından iğdiş edilmesine kimsecikler sesini çıkartmıyor.
Şu hale bakın!
Kadri Gürsel gibi biri Cumhuriyet gazetesine danışman olabiliyor.
Yahu hepsinden geçtim insan Erol Manisalı'dan utanır be!
Hal böyle olunca, merkez sol iddiasındaki CHP'den de tek bir kişi çıkıp da ABD'nin bölge operasyonlarına itiraz etmiyor.
Merkez üssü ABD'de olan FETÖ adlı örgüt bu ülkeye 15 Temmuz'da vahşice saldırdı, ama CHP'den ABD'ye yönelik tek bir ses çıkmadı.
Siz hiç CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun ABD'ye yönelik (ihsas yoluyla da olsa) herhangi bir itirazını duydunuz mu?
Başka bir ifadeyle, ABD'nin içişlerimize müdahale etmesinden rahatsız olduğunu ima eder bir ifadesi var mı?
Tam aksine, ABD Büyükelçisi Bass'la görüşmesinde olduğu gibi gönüllü olarak kendisini ABD müdahalesine bırakmış bir hali var.
Halbuki biz onun 15 Temmuz FETÖ saldırısından sonra ABD'ye karşı çıkma ihtimalini sevmiştik.
Sırf bunun için, Taksim'deki mitingde, daha şehitlerimizin kanı kurumadan, darbecilerle sivil demokratik hükümeti eşitlercesine “ayar çekme” sevdasından Yenikapı'da milyonların huzurunda seçmeninin gazını alma belasına “diskur çekme” sakilliğine kadar söylediklerine kimsecikler çıt çıkarmadı.
Milletçe Kılıçdaroğlu'nu kazanmak istedik.
Olmadı.
Olmadığı gibi, Erbakan'ın “Karanlık Oda Rejimi” ifadesinden mülhem söyleyecek olursak, “Karanlık Oda”ya alındı.
Nasıl mı?
Uzatın kulağınızı da dinleyin bakalım: