Levent Kırca dibine kadar yerliydi
Ayşe Şasa'nın Türkçede yazılmış en değerli sinema kitabı “Yeşilçam Günlüğü”nde sitayişle bahsettiği Levent Kırca bir an önce kendini toparlamalı, “gelenek”le...
Ayşe Şasa'nın Türkçede yazılmış en değerli sinema kitabı “Yeşilçam Günlüğü”nde sitayişle bahsettiği Levent Kırca bir an önce kendini toparlamalı, “gelenek”le irtibatını yeniden kurmaya çalışmalıdır, demiştim 2009'da.
Zira…
Politik hevesler veya tutumlar yüzünden “gelenekle” irtibatı gitgide kopuyor, bu da en çok icra ettiği mizaha zarar veriyordu.
Mizahı bu denli araçsallaştırmanın mizahın mahvına sebep olduğunu düşünüyordum.
Halen de bu görüşteyim.
Yanlış anlaşılmasın, politik mizaha karşı değildim.
Augusto Boal'in, “Tiyatro zorunlu olarak politiktir; çünkü insanın bütün faaliyetleri politiktir'' sözünü de aklımın bir köşeciğinde saklı tutmuştum.
Hazret, “Ezilenlerin Tiyatrosu''nda şöyle devam etmişti: ''Politik tiyatro olmaz diyenler bizi aldatmaya çalışmaktadırlar; ki, bu da politik bir tutumdur.''