Masalar ve Cem Yılmaz’lar
İnsan denen varlığın temel özelliği etkileyen ve etkilenen olmasıdır. Malumunuz eşyalar eskirler, yıpranırlar, kırılırlar ama asla etkilenmezler. Yanlış anlaşılmasın, etkilenmez dediğim, fikir değiştirmezler.
Yoksa eşyalar da "yaralanır" ve hatta "hasta" olurlar. (Gerçi ben şimdiye değin izmarite çok maruz kaldığı için akciğer kanseri olan kül tablası görmedim.)
Demem o ki, eşyaların aksine insanlar doğaları itibariyle fikir değiştirirler. E tabii değiştirmek için de öncelikle bir fikir sahibi olmak lazım.
Her insan entelektüel donanıma bağlı olarak bilinçli hale gelebilir veya tam aksine körelebilir.
Evet, körelebilir!
"Okumakla" cahil bile olunabilir. Nasıl demişti Sakallı Celal: "Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur."
Lakin hiçbir eşya ne cahil olur ne de okur; ne fikir sahibi olur ne de bilinçlenir.
Söz gelimi, masaya eşek yükü kitap yüklesen de gram bilinçlenmez, hiç kitap yüzü görmese de cahil kalmaz.