Siyasi hazımsızlığın serencamı
Başbakan Menderes'i astılar, bununla da kalmayıp, 27 Mayıs Darbesi'ni "Hürriyet ve Anayasa Bayramı" ilan edip yıllar yılı kutladılar. Turgut Özal'a da "Çankaya'nın Şişmanı" diyerek yapmadıklarını...
Başbakan Menderes'i astılar, bununla da kalmayıp, 27 Mayıs Darbesi'ni "Hürriyet ve Anayasa Bayramı" ilan edip yıllar yılı kutladılar.
Turgut Özal'a da "Çankaya'nın Şişmanı" diyerek yapmadıklarını bırakmadılar.
Merhum Erbakan'a 28 Şubat sürecinde nasıl zulmettikleri de hepinizin malumu. En sonunda da brifing verdikleri yargı marifetiyle partisini (RP) kapattılar.
Lakin, Erbakan bir kez olsun yargıya parmak sallamadı. Mesela, "Bunların yargısı" yollu ötekileştirmeye kalkışmadı. Eleştirse de yargı kararlarına hep saygıdan dem vurdu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a da daha iktidara gelmeden başladılar. Şiir okuduğu için cezaevine atmaları yetmezmiş gibi "Muhtar bile olamaz" manşetleri attılar.
Bunlara rağmen Erdoğan Başbakan oldu. Fakat eşinin başörtüsü bile henüz özgür değildi... Birilerinin "Yine mi mağduriyet edebiyatı..." diyerek laga luga etmelerine bakmayın, bin yıl geçse unutulmayacak bir fecaatti.
ABD'nin New York eyaletinin bile 1 Şubat'ı "Dünya Başörtüsü Günü" olarak...