Peynir gemisi
Günlük hayatta kullandığımız dil, zihnimizin bir aynası gibi. Ne kadar kontrollü olmaya çalışsak da konuşurken kendimizle ilgili önemli ipuçları veriyoruz. Bu ip de genellikle bilinçaltımızda...
Günlük hayatta kullandığımız dil, zihnimizin bir aynası gibi. Ne kadar kontrollü olmaya çalışsak da konuşurken kendimizle ilgili önemli ipuçları veriyoruz. Bu ip de genellikle bilinçaltımızda oluşan düşünce yumağına bağlı.
Bilinçaltımız yüzleşmek istemediğimiz korkularımız ve zaaflarımızla dolu bir yer. İşte bu yüzden konuşurken, farkında olmadan zaaflarımızla ve korkularımızla yüzleşiyoruz.
Dikkat edin! Kendimizi zayıf hissettiğimiz alanlarla ilgili, daha çok konuşma eğilimindeyiz. Özellikle “ben” diliyle kurulan yargı cümleleri, bilinçaltında biriken zaaflarımızın baraj kapaklarını açıyor. Kendimizi överken, en çok eksikliğini hissettiğimiz sıfatları kullanıyoruz mesela.
Buradan hareketle, ikide bir “Ben çok çalışkanım” diyen bir kişinin, aslında bilinçaltında tembel olduğuna dair örtük bir düşüncesi olduğunu varsayabiliriz.
Şimdi gelelim asıl konumuza…
Televizyonda veya sosyal medyada yapılan...
Kınayan kınasın!
21 Kasım 2024 | 163 Okunma
Artırılmış gevşeklik ve yatay zekâ!
14 Kasım 2024 | 130 Okunma
Sade vatandaş
07 Kasım 2024 | 42 Okunma
Senarist öyle istiyor!
31 Ekim 2024 | 115 Okunma
Kâbus
24 Ekim 2024 | 90 Okunma
TÜM YAZILARI