Aslan gibi ayakta kaldı...
Galatasaray gibi arması, markası, forması bu kadar büyük bir takım, aldığı sonuçlar ne olursa olsun, maçın hemen başında çok şık bir Nelsson golüyle öne geçtikten sonra bu kadar geriye...
Galatasaray gibi arması, markası, forması bu kadar büyük bir takım, aldığı sonuçlar ne olursa olsun, maçın hemen başında çok şık bir Nelsson golüyle öne geçtikten sonra bu kadar geriye çekilir mi? Oyunu ve maçı rakibe bu kadar teslim eder mi?Galatasaray maçın hemen başında bulduğu golden sonra, ilk yarının sonuna kadar Göztepe ceza alanı içine girmedi... Maçın bütün aksiyonlarını ve hücum etkinliklerini Göztepe’ye bıraktı...Koca Galatasaray takımı bu… Rakibin üstünlüğünü bu kadar kolay nasıl kabullenirsin, nasıl olur da bu kadar çaresiz görüntü verirsin... İlk yarı boyunca sadece Göztepe ataklarını izledik...Galatasaray orta sahası, Göztepe orta sahasına adeta teslim oldu... Yetmedi, kenarlardan iki bek, özellikle Berkan çok bindirdi... Sağdan Kerim geldi... Açıkçası yeni transfer Pulgar, Göztepeli oyuncular orta sahayı rüzgar gibi geçerken, o rüzgara kapılıp savruldu, hatta kayboldu...Galatasaray orta alanında Halil Dervişoğlu - Kerem Aktürkoğlu ikilisini görünce hızları ve uyumlarıyla çok iş yaparlar diye düşündüm... Hiç görünmediler... Hele Halil... İnanın, maçı anlatan spiker Yalçın Çetin, ilk yarıda bir defa “Halil“ demedi... Halil sanki buhar olup sahadan kayboldu...Sonra;...