Al sana yeni “Paralel devlet” yapılanması!
17 Aralık rüşvet, yolsuzluk soruşturmasını yapan Cumhuriyet Savcısı Celal Kara yurtdışına kaçtı. Operasyonu yöneten Mali Şube Müdür Yardımcısı Yasin Topçu ve arkadaşları...
17 Aralık rüşvet, yolsuzluk soruşturmasını yapan Cumhuriyet Savcısı Celal Kara yurtdışına kaçtı. Operasyonu yöneten Mali Şube Müdür Yardımcısı Yasin Topçu ve arkadaşları “paralel yapı”nın elemanları diye cezaevine atıldı. Soruşturulan konuların gerçek olup olmadığının üzerinde hemen hiç durulmadı ve umutları o yüzden ABD'de yürütülen Reza Zarrab'a bağladık.
Birilerinin Fethullah Gülen'in elini öpebilmek için yarıştığı dönemde, bizler de bugün tam anlamıyla Fethullah Gülen karşıtı haline gelenlerin şikayetleri nedeniyle yargılanıyorduk. O dönemde de listeler hazırlanıyor, savcılıklara gönderiliyordu. Bugün de yeni yapılanmalarla ilgili şikayetler yapılıyor.
Emniyet'te Fethullahçılar, Menzilciler, Süleymancılar, Yazıcılar gibi grupları duyuyorduk. Nur Cemaati'nden ayrılanların Emniyet'te “Milli Damar” adı altında örgütlendiği, bunların da Gülencilerin yapılanması ve taktiklerini uyguladıkları, yurt içi ve dışından ihbar mektupları yazdıkları belirtiliyor.
Bunların, adliyede de ayaklarının olduğu öne sürülüyor. Yani, “Gitti Fethullahçılar, geldi Milli Damarcılar” deniliyor. Ama sadece bu örgütlerle de bitmiyor. Bir de “KÖZ”cüler çıktı. Gülen grubunun eski “emniyet imamı” olduğu öne sürülen Kemalettin Özdemir ile Hanefi Avcı ve bazı emekli, çalışan emniyet mensuplarının KÖZ'ün yöneticileri olduğu öne sürülüyor. Eski istihbaratçı Hanefi Avcı, adının bu şekilde geçmesine karşın Kemalettin Özdemir'le hiç bir araya gelmediğini, ilişki ve bağlantısının olmadığını belirtiyor.
“Milli Damar”cıların medyada etkin olduğu da Hanefi Avcı'nın savcılığa verdiği dilekçede öne sürülüyor, dilekçenin ekinde kapalı zarf içinde de örgütün yöneticisi ve üyesi olduğu öne sürülen emniyet mensuplarının isimleri yer alıyor. Niçin mi zarf içinde? Çünkü soruşturmaya başlayacak savcının da o yapının elemanı olabileceği belirtilmiş, HSYK'nın hangi savcının soruşturmaya bakacağını bildirmesinden sonra güvenilir bulunması durumunda zarfın açılması koşulu öne sürülmüş.