Eylem biçimi onlara uymuyor
Bu ülkenin siyasetçisi, gazetecisi, yazarı, bilim adamı, savcısı, avukatı, gazetecisi ve aklınıza gelen...
Bu ülkenin siyasetçisi, gazetecisi, yazarı, bilim adamı, savcısı, avukatı, gazetecisi ve aklınıza gelen değişik meslek mensuplarının her birini “terör örgütü mensubu” diye dinlediler. Kimileri oldu dinci, kimileri aşırı sol örgüt, kimileri El Kaide’ci… Bu ülkenin güvenlik birimleri de onları dinlemekten fırsat bulup, teröristlerin peşine düşmedi. Bu ülkede, böyle bir anlayış olursa cumhuriyet savcısı da rehin alınır, Emniyet Müdürlüğü binası da basılmaya çalışılır. Sonra arkalarından “Kanları yerde kalmayacak, en sert önlemler alınacak, savcımızın ismi adliyeye verilecek” diye demeçler verilir.
İstanbul-Çağlayan Adliyesi’ne giren aşırı sol örgüte mensup iki terörist Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın odasını basıyor. Bu, sol örgütün önceki yıllarda gerçekleştirdiği eylem biçimine uymuyor. Çünkü, örgüt eylem yapacağı kişiye ulaştığı zaman onu öldürecekse öldürür, örgütün işareti olan bezi öldürdüğü kişinin üzerine bir bildiriyle birlikte bırakır, eylem yerini en seri bir biçimde terk eder. Bu terör örgütünün, eylemi gerçekleştirdikten sonra pazarlık yapmak için fotoğraf çektirme, bunu internet ortamında paylaşma gibi bir uygulaması yoktu.