Dün Menderes’e bugün Erdoğan’a...

Sabah Gazetesi Yazarı Şebnem Bursalı'nın bugünkü (19.01.2022)''Dün Menderes’e bugün Erdoğan’a...''başlıklı yazısı.

Yakın siyasi tarihimizin en kara sayfalarının, her on yılda bir yapılan darbeler, postmodern darbeler ve verilen muhtıralar olduğu konusunda herkes hemfikirdir eminim. Bu kara sayfaları tek tek yırtan, o dönemin ayıplarını silmek adına hem siyasi hem hukuki hem de insani her girişimi yapan liderin adı da Recep Tayyip Erdoğan.
Vesayet temsilcileriyle giriştiği mücadelede, kâh şahsı, kâh ailesi tehdit edildi, kâh partisi kapatılmaya çalışıldı, kâh iftiralara maruz kaldı. Ama hiçbir şey onu durduramadı, aksine dünden daha kararlı, daha korkusuz yaptı. Darbeciler onlarca yıl sonra yargılandı, hak ettikleri cezaları aldılar, rütbeleri söküldü.

Darbecilerin idam ettiği, hapse attığı ya da itibarsızlaştırmak adına onca iftiraya maruz kalan milletin adamlarına iade-i itibar yapıldı, düzmece yargı kararları hukuken yok sayıldı. En kanlı darbelerden olan 27 Mayıs sonrası idam edilen demokrasi şehitlerinin yargılandığı Yassıada, Demokrasi ve Özgürlükler Adası olurken, merhum Başbakan Adnan Menderes'in vasiyetinin yerine getirildiği gün, bir başka anlamlı idi.

Başkan Erdoğan'ın büyük bir titizlik ve hassasiyetle talimatını verip her adımını takip ettiği, Çine Çayı kenarında, Menderes'in doğup büyüdüğü evin bir benzerinin inşa edildiği ve Demokrasi Müzesi olarak açıldığı cumartesi günü, bir anlamda milletin adamının, milletin sevgilisi olmuş bir büyük devlet adamına millet adına ödediği bir vefa borcu idi.
Bu özel güne tanıklık eden 3 gazeteciden biri olarak pazartesi günü yazdıklarıma bir ek yaparken, aslında düne dair her şey dönüşür ve ayıplar temizlenirken, maalesef değişmeyen zihniyet ve anlayışlara da tanıklık ettiğimizi söylemek isterim.

Adnan Menderes Demokrasi Müzesi'nin resmi açılışının ardından "Darbeler ve Demokrasi" konulu bir özel söyleşi de yapıldı. Bizim de bulunduğumuz bu söyleşide Başkan Erdoğan'a gençler de soru sordular. Bir genç arkadaşımız, sorusunu sormadan önce bir ses kaydı dinletti. Merhum Menderes'in yıllar önce yaptığı bir konuşmaydı bu kayıt:

"Şimdiye kadar memleketin muvaffakiyetlerini kale alıp bahsettiler mi? Türk milletinin zekâ ve gayretinin mahsulü olan binbir eserden birisine başlarını çevirip baktılar mı? Milletin olan her güzel şeyin birisini dahi benimseme faziletini gösterdiler mi? Hayır. Aksine olarak; her muvaffakiyeti bir felaket, her güzel ve muhteşem eseri bir zarar diye göstermek için seneler ve senelerdir nasıl çırpındıklarını milletçe bilmiyor muyuz?"

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yarın değil hemen şimdi... 10 Nisan 2023 | 450 Okunma Mesele sadece seccade değil! 03 Nisan 2023 | 420 Okunma Terörün gölgesi değil gövdesi düştü 01 Nisan 2023 | 122 Okunma Ya Herru Ya Merru! 27 Mart 2023 | 359 Okunma Kılıçdaroğlu hukuku! 25 Mart 2023 | 229 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar