Yol haritası belli...
Üç yüz altmış beş gün 6 saat çarpı 4... Bin dört yüz altmış bir gün... Nedir bu rakamsal ifadenin karşılığı derseniz; Türkiye'nin önündeki seçimsiz gün sayısı derim size...
Az bir rakam, az bir gün değil. Vatandaşın taleplerini dinlemek, bunların gereğini yapmak, küresel sorunlara eğilmek, gerekli diplomasiyi yapabilmek ve atılacak adımları hayata geçirebilmek için hatırı sayılır bir süre demek bu aynı zamanda. Özellikle son 5 yıldır seçim yorgunu olan ülke ve seçmen için de nefes almak anlamına da geliyor bu süre. Önümüzdeki seçimsiz 4 yıl içinde sadece iktidar partisinin değil, muhalefetin de yapması gerekenler var elbette. Bu süreyi artık düne takılı kalarak, salt siyasi düzlem içinde avare dönüp durarak tartışmalı geçirmek yerine, hem partilerin kendilerini geliştirmeleri hem ülke için proje üretip, sorun çözmek için adım atarak geçirmeleri noktasında itirazı olan çıkacağını sanmam.