ABD’li kanaat önderlerinde Türkiye’ye yeni bakış
İÇİNDEN geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin Amerikalı kanaat önderleri arasında giderek genişleyen bir tartışmaya konu olduğu gözleniyor. Akademisyenler, düşünce kuruluşlarının...
İÇİNDEN geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin Amerikalı kanaat önderleri arasında giderek genişleyen bir tartışmaya konu olduğu gözleniyor. Akademisyenler, düşünce kuruluşlarının uzmanları, emekli bürokratlar ve gazeteciler tarafından kaleme alınan makalelere her gün bir yenisi ekleniyor.
Bu tartışmada ABD’nin Türkiye’ye karşı sert bir tutuma yönelmesini, örneğin İncirlik Üssü’nden çekilmesini ya da Suriye’de YPG’yi Türkiye’ye tercih etmesini öneren seslere de rastlamak mümkün. Ancak Türkiye ile bir kopmanın ABD çıkarlarını tehlikeye sokacağı yolundaki görüşlerin bu tartışmada kuvvetli bir şekilde belirginleşmekte olduğunu söylemek hata olmaz.
*
Bu genel gözlemi bir-iki örnekle açmak için ABD’nin en saygın siyasi tarihçilerinden biri olarak kabul edilen, Cumhuriyetçi Parti çevrelerinde de sözü dinlenen Prof. Walter Russell Mead’in 12 Mart tarihinde Wall Street Journal gazetesinde yayımlanan yazısıyla başlayabiliriz.
Prof. Mead, bu yazısında Türkiye ile ilişkilerin “tehlikeli bir şekilde kötüleştiğine” dikkat çektikten sonra “Arap dünyasının dağınıklığı ve İran’ın düşmanca tutumu karşısında, Amerikan politikası açısından Türkiye’nin her zamankinden daha önemli olduğunu” savunuyor.
Russell Mead, “ABD Türkiye’nin desteğini arzuluyorsa, Türklerin Amerika’nın Suriye Kürtleriyle kurduğu ittifakla ilgili kaygılarını daha etkili bir şekilde ele alması gerekiyor” şeklinde konuşuyor.
“Türkiye-ABD ilişkileri konusunda kötümserlik yanlış olur. İlişkiler ne kadar soğuk olsa da, iki ülkenin Sovyetler Birliği’nin çökmesinden sonra ayrılan temel çıkarları yeniden yakın bir şekilde örtüşüyor” diyen Prof. Mead’e göre, bu örtüşme önemli ölçüde İran’ın Ortadoğu’daki yükselişine ve İran ile Rusya’nın Suriye’de kurdukları eksene karşı konulması bağlamında ortaya çıkıyor. “Türkiye, Ortadoğu’yu yeniden dengelemeyi hedefleyen her gerçekçi koalisyonun kilit bir üyesidir. Erdoğan’la mutabakata varmak, yönetim açısından bölgedeki en hayati meydan okumalardan biridir” diye konuşuyor Prof. Mead.