AİHM’nin Osman Kavala kararı ve bundan sonrası

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Osman Kavala’nın tutuklanmasında Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ihlal edildiğine ilişkin dünkü kararı 2017 Ekim ayından bu yana süren ve Türkiye’nin Batı kamuoylarındaki algısı açısından da kritik bir önem taşıyan bu hukuk dosyasını yeni bir eşiğe taşımıştır.

Sözleşmenin üç maddesinden verilen ihlal kararının açıklanmasının Dünya İnsan Hakları Günü’ne denk gelmesinin taşıdığı sembolizmi özellikle vurgulamalıyız.
AİHM’nin yedi yargıçtan oluşan dairesi, Kavala’nın tutuklanmasıyla ilgili birinci ihlali, AİHS’nin ‘Özgürlük ve Güvenlik Hakkı’ başlığı altındaki 5’inci maddesinin tutuklama tasarrufunun yasallığı ile ilgili birinci fıkrası çerçevesinde vermiştir. Mahkeme, Kavala’nın Gezi olaylarını organize etmek suretiyle cebir ve şiddet kullanarak hükümeti devirme ve anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs ettiği yolunda ‘kuvvetli şüphe bulunmadığına’ hükmetmiştir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Suriye’ye kara harekâtı tartışması ve Rusya faktörü 21 Kasım 2024 | 1.219 Okunma Süreçteki aktörlerin gözünden Suriye ile normalleşme arayışlarındaki kilitlenmeye bakış 20 Kasım 2024 | 457 Okunma Trump’ın Suriye’ye bakışını anlama kılavuzu (4) Trump’ın ilk dönemdeki Suriye politikası çelişkilerle doluydu 16 Kasım 2024 | 199 Okunma Trump’ın Suriye’ye bakışını anlama kılavuzu (3) ‘Barış Pınarı Harekâtı’nın başlayacağı işareti Trump’tan gelmişti 15 Kasım 2024 | 416 Okunma Trump’ın Suriye’ye bakışını anlama kılavuzu (2) 14 Kasım 2024 | 347 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar