Bir hastanede yerde 27 adet uzun namlulu mermi kovanı bulunması bize ne anlatır?
Hürriyet Gazetesi Yazarı Sedat Ergin'in bugünkü (28.10.2022)''Bir hastanede yerde 27 adet uzun namlulu mermi kovanı bulunması bize ne anlatır?'' başlıklı yazısı.
Dün bu köşede çıkan “Tam 4 yıl 4 ayda hazırlanabilen bir iddianame” başlıklı yazımda bıraktığım yerden devam ediyorum.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ferhat Deniz, 14 Haziran 2018 tarihinde Suruç’ta meydana gelen olaylar hakkında hazırladığı 91 sayfalık iddianamenin girişinde önce çarşıda, ardından Suruç Devlet Hastanesi’nde yaşananların bir özetini aktarıyor.
Bu anlatıma göre, çarşıdaki (Şenyaşar ailesine ait) “İstanbul Ucuzluk” isimli işyerine milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın beraberindeki heyetle ziyareti sırasında tartışma çıkmış, bu tartışma sopalı ve silahlı kavgaya dönüşmüştür. Bu hadisede Fadıl Şenyaşar silahla Mehmet Şah Yıldız’ı, İbrahim Yıldız ise Celal Şenyaşar’ı öldürmüştür.
Birçok yaralı vardır. Akabinde Şenyaşar ve Yıldız ailelerine mensup yaralılar Suruç Devlet Hastanesi’ne sevk edilmiştir. Olaylar burada devam etmiştir.
İddianameye göre, Şenyaşar ailesinden Esvet Şenyaşar (baba) ve Emine Şenyaşar (eşi), Suruç Devlet Hastanesi’ne yaralı olduklarını öğrendikleri çocuklarını ziyarete gitmiştir. Bu sırada Yıldız ailesinden ve yakınlarından kalabalık bir grup hastaneye intikal etmiş ve kalabalık grup tarafından Şenyaşar ailesine yönelik saldırı gerçekleştirilmiştir.