Hollanda nasıl küme düştü
HOLLANDA’da geçen hafta sonunda tanık olunan tabloyu değerlendirmekte karşılaşılan önemli bir güçlük, bu hadiselerin benzerlerinin en azından yakın tarihte yaşanmamış olmasıdır.Aynı ittifakta...
HOLLANDA’da geçen hafta sonunda tanık olunan tabloyu değerlendirmekte karşılaşılan önemli bir güçlük, bu hadiselerin benzerlerinin en azından yakın tarihte yaşanmamış olmasıdır.
Aynı ittifakta yer alan iki ülkeden birinin dışişleri bakanının uçağına iniş izni verilmemesi gibi bir hadisenin örneği pek yoktur. NATO ittifakı içinde birbirlerini ortak bir tehdide karşı savunma yükümlülüğü altında bulunan, keza Avrupa Konseyi içinde aynı idealleri, demokratik değerleri koruma, yüceltme taahhüdü taşıyan iki müttefik ülkeden söz ediyoruz.
Benzer bir durum, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın Rotterdam’daki Türk Başkonsolosluğu’na girmesine izin verilmemesi ve ardından “istenmeyen yabancı” ilan edilerek sınır dışı edilmesinde yaşanmıştır.
Devletler hukukunu, bütün uluslararası antlaşmaları bir tarafa bırakalım, asgari medeniyet ölçülerine sığmayan, utanç verici davranışlardır bunlar. Benzerlerine rastlamak için belki de Hollanda’nın sömürgeci geçmişinde iz sürmek gerekebilir.
Yakın zamana kadar Avrupa’nın liberal, özgürlükçü ülkelerinden biri olarak ün yapmış Hollanda’da böyle bir ilkelliğin 2017 yılında tezahür edebilmiş olması bize yaşlı kıtanın gidişatı hakkında da çok şey söylüyor. Bütün bu olaylar aslında ırkçılığın, yabancı düşmanlığının, zorbalığın Avrupa’da karanlık bir dalga halindeki yükselişini gösteriyor.