İdlib’de korkulan senaryoya doğru mu?
Geçen hafta sonuna doğru yazdığım “İdlib’de Tehlike Çanları Çalıyor” ve “İdlib’de Bir Muhasebe” başlıklı iki ayrı yazıda Suriye’de Hatay’a komşu İdlib vilayetinde gerilimin birden tırmandığına dikkat çekerek, bu yönelişin Türkiye açısından yarattığı risklerin altını çizmeye çalışmıştım...
Bugün YSK’nın İstanbul seçimiyle ilgili iptal kararıyla ilgili tartışmayı şimdilik bir tarafa koyarak yeniden İdlib konusuna dönmek istiyorum. Geçen bir hafta içinde ortaya çıkan vahim gelişmeler bir güncellemeyi gerekli kılıyor.
*
Önce Türk kamuoyunda yeteri kadar üzerinde durulmayan bir hadiseyi hatırlatalım. Astana süreci çerçevesinde ‘gerilimi düşürme bölgesi’ ilan edilen İdlib’de, bilindiği gibi Türkiye’nin toplam 12 askeri gözlem noktası bulunuyor. Bu gözlem noktalarından biri geçen cumartesi günü Esad rejiminin açtığı topçu ateşinde isabet aldı.