Kuzey Suriye’ye düzenlenen hava harekâtının şifreleri
Hürriyet Gazetesi Yazarı Sedat Ergin'in bugünkü (22.11.2022)'' Kuzey Suriye’ye düzenlenen hava harekâtının şifreleri'' başlıklı yazısı.
Türkiye’nin önceki gün Suriye’nin kuzeyinde düzenlediği hava operasyonu, 2019 yılı ekim ayında Fırat’ın doğusunda geniş bir alanda gerçekleştirilen “Barış Pınarı Harekâtı”ndan sonra bu spesifik bölgede icra edilen ilk kapsamlı hava harekâtıdır. Ayrıca, özellikle seçilen hedefler açısından da bir dizi “ilk”ler de içermektedir.
Ancak harekâtın bu yönlerinin değerlendirmesine geçmeden önce temel bir tespit yapalım. Türkiye’nin bu hamlesindeki ana hedefi, ABD’nin DEAŞ’la mücadele gerekçesiyle oluşturduğu ve omurgasını PKK’nın Suriye’deki uzantısı olan PYD/YPG üzerinden kurguladığı kısaca “SDG” olarak adlandırılan Suriye Demokratik Güçleri’dir.
Harekât üzerine yaptığı bir açıklamayla bunu “karşılıksız bırakmayacağını” duyuran, önceki gün sahada Kilis’teki Öncüpınar sınır kapısına roket saldırısı düzenleyerek karşılık veren SDG olmuştur. SDG’nin ABD’nin Suriye’deki en değerli müttefiki olduğunu, bu örgütün ekonomik ve askeri desteğini ABD’den aldığını hesaba kattığımızda, sahada yaşanmakta olan çatışmayı, sahnenin arka planında Türkiye ile ABD arasında cereyan eden dolaylı bir çatışma olarak görmekte bir mahzur yoktur.
Bir başka anlatımla, Türkiye ile ABD, Suriye sınırının kuzeyinde iki NATO müttefiki olarak yan yana konumlanırken, sınırın güneyinde ABD, PKK uzantısı olan ve Türkiye’yi de askeri açıdan hedef almaktan kaçınmayan SDG ile ittifak ilişkisi içine girmektedir. Bu yönüyle bakıldığında, ABD, sınırın kuzeyinde ve güneyinde Türkiye’nin karşısına iki ayrı kimlikle çıkmaktadır.