Libya ile anlaşmaların artıları, eksileri
Geçen ay sonunda Libya ile ‘Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına’ ilişkin anlaşma ile aynı zamanda imzalanan ‘Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası’, Türkiye’nin son dönemde uluslararası ilişkiler alanında attığı en riskli adımlardan birini oluşturuyor.
En başta vurgulamamız gereken bir nokta, deniz sınırlarına ilişkin anlaşmanın Türk kamuoyunda önemli ölçüde bir konsensus yaratmasına karşılık, bu ölçekte bir konsensusun askeri işbirliği anlaşmasında ortaya çıkmamış olmasıdır.
Hatırlanacaktır, birinci anlaşmanın TBMM’den geçişinde ciddi bir güçlükle karşılaşılmamış, anlaşma geçen 5 Aralık tarihinde TBMM Genel Kurulu’dan HDP dışında grubu olan dört partinin de ‘kabul’ oylarıyla geçmişti. (293 lehte, 13 ret) Bu anlaşmaya getirilen eleştirilerin büyük bir bölümü, daha çok bu hamlenin gecikmiş olduğu görüşü üzerinde yoğunlaşmıştı.