Fonzedelere 3 kritik soru
Hürriyet yazarı Sefer Levent bu hafta 'Fonzedelere 3 kritik soru' başlıklı yazısını kaleme aldı.
Mesajlar, görüntüler, iddialar ortada uçuşup duruyor. Türkiye’nin günlerdir konuştuğu Seçil Erzan olayında noktayı yargı koyacak, buna kuşku yok.
Ancak geldiğimiz noktada fonzedelere bazı sorular sormamızın tam zamanı olduğunu düşünüyorum. İşte ilki...
1. Madem her biriniz binlerce hatta milyonlarca doları adı geçen bankaya güvenip, yönetmeliklere uygun bir şekilde, yasal bir fona yatırdığınızı sandınız. Niye paranızı bankadan değil, aylarca mesajlarda dil döküp, telefonlarda yalvarıp Seçil Erzan’dan istediniz?
Paralar Seçil Erzan’ın sistemine 2022 yılında akmaya başlamış. Bu süreçte faiz adı altında hiç de normal olmayan getiriler vaat edilmiş, hatta bir süre bunlar ödenmiş. Paralar alınmış verilmiş. Ancak sistem tıkandığında kimi mesaj göndermiş, kimi aramış, kimi adam göndermiş, kimi sert çıkışmış. Sinir krizi geçirenler mi istersiniz, uykusuz kalanlar mı... Bu uğurda arkadaşlarına yalan bile söyleyen olmuş. Seçil Erzan ile konuşmalarda, mesajlarda herkes yalvar yakar parasını geri istiyor. Tekrar soruyorum. Paranızı bankadaki bir fona yatırdıysanız günlerce bir banka müdürüne neden yalvarırsınız? Müdür veya o şube işinizi görmüyorsa, ya kendiniz ya avukatınız aracılığı ile elinizdeki ‘belgelerle’ bölge müdürlüğüne, genel müdürlüğe başvurursunuz. Olmadı mı... BDDK’sı var, mahkemesi var... Hiçbir banka sizin paranıza el koymaz, koyamaz.
Hatırlatmakta fayda var. Geçmişte bazı banka personellerinin zimmetine para geçirdiği çok olay yaşanmıştır. Özellikle yaşlı müşterileri kandırıp para yatmış gibi gösteren, sahte hesap cüzdanı, sahte makbuzla işlem yapan bankacılarla ilgili haberler arşivlerde duruyor. O olayların mağdurları ellerindeki ‘belgelerle’ bankaya başvurmuş, sonrasında yasal prosedür işlemiş ve paralarını geri almışlardır. Tam bu noktada fonzedelere yeni bir soru soralım.
2. Binlerce hatta milyonlarca doları yasal bir şekilde bir bankanın fonuna yatırdığınızı düşündünüzse niye yasal bir belge olan ‘işlem makbuzlarını’ almadınız, saklamadınız. Milyonlarca doları belgesiz neden teslim ettiniz. Paranız geri ödenmediğinde, Seçil Erzan’ın sizi oyaladığını anladığınızda neden ‘belge’ telaşına düştünüz?
Vatandaş olarak bankaya nasıl para yatırdığınızı ve çektiğinizi düşünün. Vezne veya işlem bankosundaki görevli bizden parayı ‘sayarak’ teslim alır veya teslim eder. Para nakit olarak bir başka bankadan ‘balya’ şeklinde bile gelse bankacı o parayı ‘saymadan’ teslim almaz. ‘Para sayma’ dedik ve yeni bir noktaya geldik. O zaman gelin fonzedelere yeni bir soru soralım.