Trump ne yapmak istiyor?
Saldırılacak hedefi daraltmaya çalışmak, tarih boyunca siyasetin temel kuralı olarak kabul görmüştür. Oysa Trump, bugün aynı anda herkesle birden kavga etmektedir. Gerçi George W. Bush da, 2001 yılında ...
Saldırılacak hedefi daraltmaya çalışmak, tarih boyunca siyasetin temel kuralı olarak kabul görmüştür. Oysa Trump, bugün aynı anda herkesle birden kavga etmektedir. Gerçi George W. Bush da, 2001 yılında “onlarca yıl sürecek bir Haçlı Seferini başlatırken”, ABD’nin ittifaklarını, “yanımda yer almayan düşmanımdır” diyerek ilan etmişti. Ama Bush’un çizgisi en azından o günlerde uluslararası kamuoyu tarafından “uygulanabilir bir siyaset” olarak algılanmaktaydı.
ABD’NİN YALNIZLIĞI
Oysa bugün ABD dünyada giderek yalnızlaşmaktadır. Bugün ABD’nin “güvenilir müttefiklerinin” kimler olduğuna dair bir sormaca yapılsa, herhalde Birleşmiş Milletler’deki “Kudüs oylaması”nın sonucundan çok farklı bir durum ortaya çıkmaz. Bu durum, Trump’ın Aralık 2018’de ilan ettiği ABD’nin Ulusal Güvenlik Strateji’sinde de ifadesini bulmaktadır. Bu belgede, İran ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti baş düşmanlar olarak sayılırken, Çin Halk Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu dişe diş mücadele edilmesi gereken hasımlar olarak nitelenmekte ve ABD dışındaki NATO ülkeleri ise, güvenilirlik açısından hizaya getirilmesi gereken güçler olarak sınıflanmaktadır. Amerika’nın ittifakları için kullanılan “anahtar kavram”, “Amerikan değerleri”nin paylaşılmasıdır. Ama uluslararası neoliberal düzen çökmüş olduğu için, “Amerikan değerleri”de dünyada yükselen değerler arasında yer almamaktadır.
KARŞI TAKIMIN OYUNUNU BOZMAK
Küreselleşme, dünyayı Amerika egemenliğindeki tek bir pazara indirgemenin bir aracı olarak dayatılmıştı. Gelişen Dünya, Amerika’nın zayıf noktalarını da keşf...