CHP zihniyetine hayır!
Muhafazakar câmiada CHP ve CHP politikalarına karşı -geçmiş kaynaklı- çok ciddi antipatinin olduğu bir gerçek. Ancak bu antipatinin zaman zaman saplantı haline dönüşmesi ve bozuk bir saatin bile günde iki kez...
Muhafazakar câmiada CHP ve CHP politikalarına karşı -geçmiş kaynaklı- çok ciddi antipatinin olduğu bir gerçek. Ancak bu antipatinin zaman zaman saplantı haline dönüşmesi ve bozuk bir saatin bile günde iki kez doğruyu gösterdiği kabul edilirken bunun CHP’den esirgenmesi çok da doğru değil. Böyle bir yaklaşım muhafazakar çevrelerin hem uzun hem kısa vadede kendi politikalarını eleştirip gözden geçirebilme becerilerini de sakatlıyor. Bilerek-bilmeyerek pek çok kişi CHP’nin ülke faydasına hiçbir iş yap(a)mayacağına öyle şartlanmış ki son tahlilde doğru ve yanlışta CHP’ye bir nevi pusula rolü yükleyerek karar veriyor. *** CHP’nin son günlerde yürüttüğü “adalet yürüyüşü”ne de bu gözle bakma eğilimi çok güçlü. 15 Temmuz ve FETÖ darbe girişimine karşı bazı muhalefet çevreleri ve dış müttefiklerimizden yeterince destek alınamadığı bir gerçek. Bu da haklı bir öfke doğuruyor ancak bu itidalin kaybedilmesi için bahane değil. Türkiye hain bir darbe girişimi ile uçurumun kenarından dönmüşken muhalefetin “adalet” arayışı hiç de samimi gelmeyebilir hatta bu istek FETÖ vb. tarafından da suiistimale fazlasıyla açık olabilir ancak bu bile bu isteği tek başına gayrimeşru yap(a)maz, yapmamalı. Buradaki sorun, darbe girişimi üzerinden bir yıl geçmesine rağmen bu çok haklı davanın birileri tarafından bilinçli bir şekilde sabote edildiği, bilerek kurunun yanına yaşın eklendiği, hazır fırsat bu fırsatken falancalara-filancalara da dokunalım denildiği izleniminin kafalara yerleşmesidir.