“Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi” (4)
Bir seri yazı, bugün 4’üncüsüne ve bu serinin sonuncusuna geldik, mevzumuz “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi.” Dört yazının sonunda belli başlı sorulara cevap vermiş...
Bir seri yazı, bugün 4’üncüsüne ve bu serinin sonuncusuna geldik, mevzumuz “Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi.”
Dört yazının sonunda belli başlı sorulara cevap vermiş olacağız...
Cumhurbaşkanımızın Başdanışmanı Hukukçu Şeref Malkoç’un medyada ilk defa bu sütunda yer bulan çalışmasından ‘soru-cevap’larla devam ediyoruz.
Buyurun:
Soru: ‘Partili Cumhurbaşkanlığı Nedir?’
Cevap: Parlamenter Sistem’in gelişiminde parlamentolar, kralların ve imparatorların yetkilerini kısıtlamak ve parlamentonun yetkilerini artırmak için ciddi mücadeleler vermişlerdir. Sonuçta bu mücadeleyi krallar ve imparatorlar kaybetmiştir. Parlamenter sistemde devlet başkanı olarak sembolik rolde herhangi bir partiye üye olmayan kral (İspanya, İngiltere, Hollanda) veya imparator (Japonya) vardır. Başlarında kral olmayan parlamenter cumhuriyetler ise devlet başkanı olarak sınırlı görevleri olan tarafsız cumhurbaşkanı sistemini öngörmüşlerdir.
-Devleti temsil eden cumhurbaşkanının bir partiye mensup olup olmaması, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarından itibaren tartışılan bir husustur.
-Bizde 1961 Anayasası ile beraber “Tarafsız Cumhurbaşkanlığı Modeli” öngörülmüştür. Ancak Türkiye siyasi tarihi incelendiğinde cumhurbaşkanlarının tarafsız olmadıkları görülecektir. 1982 Anayasası, cumhurbaşkanı seçilen kişinin partiden istifa etmesini ‘tarafsızlık için’ şart koşar. Fakat bu anayasa döneminde cumhurbaşkanı seçilen Kenan Evren, Turgut Özal, Süleyman Demirel ve Ahmet Necdet Sezer’in tarafsızlıkları sıklıkla sorgulanmıştır. Birçok kararı belli bir tarafı tutarak aldıkları görülmüştür.
-Cumhurbaşkanlığına seçilen önemli bir siyasi aktörün birden tarafsız kalmasını beklemek hayaldir. Cumhuriyetin kuruluşuna baktığımızda 1923’ten 1961’e kadar devletin başı olan cumhurbaşkanları aynı zamanda partilerinin de genel başkanıydı. (Atatürk, İnönü, Bayar.) Dolayısıyla siyasi tarihimize baktığımızda cumhurbaşkanlarının tarafsız olduğu iddiası gerçeği yansıtmamaktadır.
Soru -Başkanlık sisteminin Türkiye için uygun olduğunu söyleyenlerin üzerinde durdukları gerekçeler nelerdir?