Babamın ağzı
Hamit Turgut... Birkaç akıl hastanesi ona yaptıklarının tepki çekmemesi, yasal problem olmaması için 'Delidir, sorumluluğu yoktur' belgesi verebileceklerini söylemelerine rağmen o hepsini reddetti...
Halbuki onun babasında bu vesika vardı, bu yüzden dedemin başı hiç belaya girmemişti.
Örneğin bir defasında yan komşusunu "Tavuğunu bizim bahçeye sokma çiçeklere zarar veriyor" diye uyarmıştı. Dedem çiçek uzmanıydı şimdi babam onun çiçekler üzerine yazdığı kitabı buldu, evini botanik bahçesine çeviriyor.
Yan komşu dedemin uyarısını dikkate almamış.
Dedem sabah 7 civarında kahvaltı olarak ilk rakısını içerken tavuğun tekrar bahçesine girdiğini görmüş ve babaannemin, yan komşunun ve babamın gözü önünde tavuğu yanına çağırmış ve başını sevmeye başlamış.
Sonra bir yudum daha içtikten sonra tavuğun başını tek hamleyle koparmış.
Tavuk o başsız haliyle bahçede biraz daha dolaşmış. sonra ölmüş.
Babam da tavuğu o halde dolaşırken gördüğünde delirmiş olabilir gerçi babaannem onun doğuştan deli olduğunu bize daha sonra anlatmıştı.
Komşu polis çağırmış ama deli vesikası olduğundan dedeme bir şey yapamadılar.
***
Şimdi babam da üstünde üç bıçakla dolaşıyor. Durmadan Nietzsche ve Schopenhauer okuyor, tüm insanlıktan nefret ettiğini anlatıyor ve bana da bunu tavsiye ediyor. Benim de bu tavsiyeyle bir sorunum yok.