Demokrasiye inanmıyorum
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, 17 yaşımdan bu yana kendi içimde demokrat olma savaşı veriyorum. İlla da demokrat olunması, demokrasiye inanmak gerektiği, kapitalizmin yarattığı en güçlü mahalle...
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, 17 yaşımdan bu yana kendi içimde demokrat olma savaşı veriyorum.
İlla da demokrat olunması, demokrasiye inanmak gerektiği, kapitalizmin yarattığı en güçlü mahalle baskısıdır. Oysa dürüst olmak gerekirse ben ne demokratım, ne de demokrasiye inanırım.
Bunu itiraf etmek, sistemik mahalle baskısı nedeniyle ayıp, şoke edici bulunur.
“Bu da söylenir mi, yakışır mı?” türünden tepkileri tetikler.
Aslında birçok insan benim gibidir, ama iş konuşmaya gelince kimseden daha büyük demokrat yoktur, herkes demokrat olarak esip gürler.
Benim gibi kendisi hakkında doğruyu söyleyip “Demokrasiye inanmıyorum”diyenler, onları ürkütür; çünkü kendi gerçekleriyle yüzleşmek zorunda kalırlar.
Ben kendimle yüzleştim ve hakkımdaki gerçeği bugün söylemek, beni okuyanlara bir borcumdu, bunu yerine getiriyorum.
Bence yazar olarak kamusal alana çıkmanın kaçınılmaz şartı da budur. Kendiniz hakkında yalan söylemeyeceksiniz, neyseniz onu açıklıkla ortaya koyacaksınız.
Bu açıdan Türkiye’de gündelik yazı yazanlar, bir yalancı ordusudurlar.