Her sokağın mutlaka bir hikayesi vardır
19 yıl önceki o günü sanki dünmüş gibi hatırlıyorum. Çünkü eşim 2 gün sonra doğum için Brooklyn'deki hastaneye yatacaktı. Ve bu yüzden o günler benim için her anı hafızama...
19 yıl önceki o günü sanki dünmüş gibi hatırlıyorum. Çünkü eşim 2 gün sonra doğum için Brooklyn'deki hastaneye yatacaktı. Ve bu yüzden o günler benim için her anı hafızama kazınması gereken günlerdi. Ağustos ayında olduğumuz için boğucu bir gündü. Plaja gitmek fikri nedense birdenbire ortaya çıktı ve ben ne kadar bu fikre karşı çıktıysam, 2 gün sonra doğum yapacak bir kadının plaja gitmesine ilke olarak karşı olduğumu söylediysem, Akdeniz gibi tabiatı olmayan hiçbir yerde denizin var olduğunu, okyanusun kıyısında olsak dahi, kabul edemeyeceğimi anlatsam da, hatta özellikle okyanus kıyısında olduğumuzdan o görülenin aslında deniz olamayacağını, Akdeniz'e alışık bir kişinin Coney Island'dakine deniz demesinin felsefi açıdan yanlış olduğunu ne kadar söylemeye çalışsam da, o gün o plajdaki kalabalığın arasında denize girmeye çalışmak yerine evde kalıp daha sakin bir intihar yolunu seçmenin daha makul olacağını eklesem de, zaten asabi durumda olan eşimin daha da kızmaya başladığını gördüğümden yola çıktık.