Provence'ta bir yıl
EĞER sonunda tamamen delirmiş olduğuma kanıt olarak Washington’dan attığım bu başlığa bakıp karar verecekseniz “Yanlış yapıyorsunuz” derim. Deliliğimin düzeyi hakkında bir karar...
EĞER sonunda tamamen delirmiş olduğuma kanıt olarak Washington’dan attığım bu başlığa bakıp karar verecekseniz “Yanlış yapıyorsunuz” derim.
Deliliğimin düzeyi hakkında bir karar verebilmeniz için bu yetmez, ayrıca son günlerde gündelik yaşamımda yaptığım diğer şeylere de bakmanız lazım.
Bu başlığı atmanın yanında ayrıca şunları da yaptım:
- Long Island bölgesinde Allah’tan kırsal alan da var. Tabiattan prensip itibarıyla fazla hoşlanmadığım halde oralara gidip tamamen durgun, değişme umudu olmayan tarlalara uzun süre bakıyorum.
- Arada henüz biftek haline getirilmemiş bir inek bulabilirsem (Amerika’da bunu bulabilmek hayli zor) ona da sevgiyle yaklaşıyorum. Hatta bir tanesini severken o kuyruğuyla bana vurmasına rağmen bundan da hoşlanmaya gayret ettim.
Bu seyahatlerimin zirve noktasını eğer bir inek dışkısı bulabilirsem işte o oluşturuyor. Çünkü buna sevgiyle yaklaştığım anda kendimi (Allah onu başımızdan ebediyen esirgemesin) Yayın Yönetmenim Selçuk Tepeli’yi anlamaya, onunla ruh kardeşi olmaya en fazla yaklaşmış hissediyorum.
Benim büyük şanssızlık olarak nitelendirdiğim olay bugün gerçekleşiyor; çünkü o bugün tekrardan Amerika’ya geliyor.