‘Son dakika’nın terörü
Son dakika haberleri, sıcak gelişme anonsları, 24 saat yayın yapan haber kanallarıyla hayatımıza giren ve beyinlerimize yaptığı tahribat internet medyasıyla olağanüstü artan bir fenomendir. Beynimiz hem bu hıza, hem de son...
Son dakika haberleri, sıcak gelişme anonsları, 24 saat yayın yapan haber kanallarıyla hayatımıza giren ve beyinlerimize yaptığı tahribat internet medyasıyla olağanüstü artan bir fenomendir.
Beynimiz hem bu hıza, hem de son gelenin daima en önemli olması gerektiği gibi bir tuhaflığa alıştı.
Bu durumun hem bizlere birey olarak hem de topluma ne tür tahribat yaptığını görmek için kendi beyinlerimizin nasıl çalıştığını anlamamız gerekiyor.
Beyinlerimiz daima en hızlı gelen enformasyona, en son gelen bilgiye ve en önemlisi daima kötü habere meyillidir.
Bu, türümüzün gelişme biçimiyle bağlantılı olan ve beyin kodlarımıza yazılmış bir şeydir.
İlkel insanı düşünün; onlar şu anda filmlerde görsek bile korkacağımız kadar vahşi ve ne oldukları da tam bilinmeyen hayvanlarla dolu karanlık bir dünyada avlanmaya çıkıyorlardı. Korumasızdılar.
Daima tehlikenin ortasındaydılar; sözde avlanıyorlardı ama aslında kendileri av halindeydiler.
Bu yüzden onlar çevreden gelebilecek her işarete karşı uyanık haldeydiler. Farklı bir ses, son duydukları ses onları harekete geçiriyordu. Bu, korunma güdüsünün bir fonksiyonuydu. Çevreden gelen son farklı ses daima vahşi hayvandan geldiğinden o beyinler hıza ve en son gelen sese daima kötü haber içinde koşullanmış ve buna alışmıştı. Beyinlerimizin kökeni budur. Bu temelden başlayarak gelişti beyinlerimiz ve bugüne geldik.