Yeni Türkiyeli için not: Bu bir mizah yazısıdır
Bir delinin hatıra defteri: 1- Son günlerde siyasetin zirvesine haddinden fazla kafayı taktığım gerekçesiyle karım beni psikiyatra götürdü. 2- Doktor tuhaf bir şey yaptı. Kadın asıl sorunun temeline inmek yerine son...
Bir delinin hatıra defteri:
1- Son günlerde siyasetin zirvesine haddinden fazla kafayı taktığım gerekçesiyle karım beni psikiyatra götürdü.
2- Doktor tuhaf bir şey yaptı. Kadın asıl sorunun temeline inmek yerine son derece vahim bir hal alan cinsel fonksiyon bozukluğumun temeline inmek gerektiğini söyledi. Bu kadar vahim düzeydeki bir bozukluğun temellerinin mutlaka geçmişte yaşanan bir travmayla ilgisi olması gerektiğini açıkladı. Ben de ona “Tek bir neden bulamazsın, travma benim hayat tarzımdır. Bugün Türkiye’de müdahale edilmeyen, aksine desteklenen tek hayat tarzı da budur” dedim.
3- Oldukça uzun süren bir seans sonunda, sorunun, benim bir zamanlar akil insan seçilmememden kaynaklandığını deklare etti. Meğerse ben o kadar fazla akil insan olmak istiyormuşum ki açıklanan listelerde adımı görmeyince “Neden onlar akil de ben değilim? Benim Kadir İnanır’dan ne farkım var ki?” gibi tuhaf düşüncelerle dolduğumdan cinsel fonksiyonlarımı tamamen yitirmişim.
4- Ben bunu duyunca “Peki, o zaman bu fonksiyonum neden geri gelmiyor? Öyle ya akil insan olmak şu anda pek de övünülecek bir şey değil; neredeyse hemen hepsi rezil oldular. Bu yüzden eğer sorunumun temelinde gerçekten bu varsa şimdi tedavi olmuş olmam gerekmiyor mu?” diye sordum.
5- Doktorum, tedavimin gecikmesini bu kez de siyasetin zirvesine abartılı bir şekilde takıntılı olmama bağladı. Meğer o düşünce tüm benliğimi kaplamış, başka normal bir şey düşünmemi tamamen engelliyormuş.
6- Seansın sonuna doğru birden kontrolsüz şekilde ağlamaya başladım. Şu aralar AKP’yi sevmek zorunda olduğumu, Cumhurbaşkanı’nın normal sınırları içine çekilmesinin bir tek AKP’ye bağlı olduğu fikrine kendimi alıştırmam gerektiğini söyledim ve bütün bunların bana çok ağır ve fazla geldiğini haykırdıktan sonra ağladım.