Devlet artık turbo viteste
Sahnede Başkan Recep Tayyip Erdoğan var; saatlerdir merakla beklediğimiz kabineyi açıkladığı salonda medya üzerinden millete ve dünyaya sesleniyor; "yetkiler konusunda hiçbir mazerete sığınma hakkımız bulunmuyor....
Sahnede Başkan Recep Tayyip Erdoğan var; saatlerdir merakla beklediğimiz kabineyi açıkladığı salonda medya üzerinden millete ve dünyaya sesleniyor; "yetkiler konusunda hiçbir mazerete sığınma hakkımız bulunmuyor. Bunun için milletimize verdiğimiz sözleri yerine getirmek için gece gündüz çalışacağız."
Evet, artık mazeret kalmadı. Zira mazeret üreten süreçler ayıklandı; Türkiye pisti, vesayetten, bürokratik oligarktan, bahaneden temizlendi. Önceki gün Külliye'deki törenle başlayan Yeni Türkiye'nin ilk günü ardından peş peşe gelen kararnameler, jet hızında başlangıcı gösterdi bize.
Günlerdir yeni sistemin ikonlaşmış şemasını yazıyor ve bu yapının Türkiye'ye sunacağı fırsatları sıralıyorum. Bana göre yeni sistem, 5'inci senfoni gibi şaheser. Ancak müziğin kalitesini, orkestra şefi kadar, saz heyeti yetkinliği belirler.
Eğer bu nakış besteyi Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası icra ederse, mükemmel performans olur. Fakat aynı besteyi selamsız bandosu önüne koyduğunuzda, aynı lezzeti alamazsınız.
Dünkü kabine ve akabinde Yeni Türkiye bestesine canlıcoşkulu giriş, orkestranın Cumhurbaşkanlığı Senfoni olduğunu, maestronun da sazendeleri hayli koşturacağını gösterdi. Kısaca eser şahane, icra mükemmel ve tempo yüksek ve canlı...
Dün alınan kararlar, çıkarılan kararnameler bana, Rahmetli Turgut Özal'ın 1983'te iktidara geldiğindeki ezber bozan başlangıcını hatırlattı. Cebinde döviz taşıyanın hapse atıldığı yasalar dâhil, aldığı kararlarla ülkeyi bir üst vitese çıkarmış, "Yükselen Yıldız Türkiye" algısını oluşturmuştu.
35 yıl sonra Başkan Erdoğan, kabinesinin tasarımından icraata başlangıç hızına kadar benzer refleksi gösterdi ve ülkeyi turbo hız vitesine yükseltti. Bu süreçte bahane üretmeye kalkanların işi çok zor. Zira bu vitesin özelliği, hantallığa tolerans tanımamasıdır.