HDPKKandil
Terör belası bütün şiddetiyle sürüyor ve teröre karşı tutumunu netleştiremeyenlerin sandıkta bunun bedelini ödeyeceği kesin... HDP'nin seçim öncesinde "PKK'ya silahı AKP değil biz...
Terör belası bütün şiddetiyle sürüyor ve teröre karşı tutumunu netleştiremeyenlerin sandıkta bunun bedelini ödeyeceği kesin... HDP'nin seçim öncesinde "PKK'ya silahı AKP değil biz bıraktıracağız" sözleri yerini, "ne haddimize..." tutumuna terk etti ve sandık ufukta göründü.
Dağ ile Kandil arasına sıkışmış HDP'ye "Meclis'e gel" mesajı veren seçmen, bununla da kalmadı, gönlü Demirtaş'ta olmasa bile emanet oylarla partiyi barajın üstünde tuttu. Beklenti, "şehit cenazesi gelmesin, terör bitsin, barış ve huzur egemen olsun" idi.
Fakat tecelli, dün 8 şehit örneğindeki gibi, kan ve gözyaşı oldu. Kandil'den Meclis'e döşenen 80 mv genişliğindeki demokrasi otobanından barış değil barut kokusu geldi.Türkiye partisi olma söylemi de koca bir yalana dönüştü.
54 milyon 818 bin 273 seçmenden 6 milyon 57 bin 506'sı, çözümün parlamenter zeminde, Meclis'te çözülmesine oy verirken şehit cenazesi istemedi. 80 mv genişliğindeki demokrasi yolundan kentlere silah aksın istemedi. Gelinen nokta, değil Türkiye, bölge partisi dahi olamayan HDP gerçeğidir.
Kandil'in "ne emanet oyu?" azarı ardından "silah bırakmayı aklınıza dahi getirmeyin" tehdidi HDP'nin dilini de dönüştürdü. Sırtını dayadığı örgütlerden aldığı güçle HDP, yeni hükümete 3 bakan ile girerse, terörle mücadelede "insider trading" kaygısı taşırım ben.
Emanet oyların geri döneceği kesin... Bu da HDP'yi yeniden baraj kaygısına sokacak. Teröre karşı duruşunu "Duran Adam Bahçeli" olarak belirginleştiren MHP'nin ve "HDP yoksa biz de yokuz" diyen CHP'nin desteğiyle baraj indirilirse, HDP nasıl davranacak?