Pirincin içindeki siyah taştan değil beyaz taştan korkun

Asker üniforması giymiş darbeci haydutları tanıdık... Korumak zorunda olduğu kendi halkına bomba yağdıran, tanklarla milleti ezen, insanımızı öldüren hain generalleri... Önceki darbelerde demokrasiyi hedef alan bu darbecileri yıllar sonra yargılayabildik, misal 12 Eylül'ün cuntacısı Kenan Evren'i "ergeneral" haline getirebildik.
Şimdiki darbe teşebbüsünün FETÖ militanı askeri generalleri ve diğer çete üyelerini yargılıyoruz. Şüphesiz "darbecilerden ülkeyi temizleme" gereklidir fakat yeterli değildir. Yeter şart, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı dediği gibi kurşun finansörleridir.
Ben bunları sivil general diye adlandırıyorum. Millete kurşun sıkanı nasıl affetmeyecek isek o kurşunu finanse eden bu sivil generalleri de affetmeyeceğiz. Sorun, bunların haki üniforma giymemelerinde... Bunlar, sizin benim gibi elbise giyen, yerine göre kravat takan, takım elbiseli yahut işadamı görünümlü hainler...
Bir Japon atasözü "pirinçteki siyah taştan değil, beyaz taştan kork" der. Darbeci haydutların nüfuz ettiği yapılardan pirincin taşını nasıl ayıklayacağız? Üstelik darbenin başarısız olması ardından bir anda demokrat kesilmiş, FETÖ'yü lanetleyen dil geliştirmiş iseler...
Zor iş olduğunu biliyorum. Ama ayıklanmayacak kadar da zor değil. Neticede halka sıkılan kurşunun finansmanı, "izi sürülebilir" yapılarla mümkündür. Tamamına ulaşamazsak dahi, paranın izinden yola çıkıp FETÖ tedarik ağına, kurşun finansörleri şebekesine varabiliriz. Bir ayağı FETÖ'ye diğeri yasal zemine basan binlerce sivil general var ve pirinçteki beyaz taş gibi davranıyorlar. Kurunun yanında daha az yaş yanması için kanaatten ziyade bilgiden yola çıkarak bu ayıklamayı yapabilmeliyiz.