Türkiye’nin seçimi
Ülkemiz, 24 Haziran'da sandığa gidiyor. Erken ötesi bu acil sandık, aslında neyin seçimi? Tanımlandığı gibi milletvekili genel ve yeni dönem cumhurbaşkanlığı seçimi mi? Ben, daha fazlası olduğuna...
Ülkemiz, 24 Haziran'da sandığa gidiyor. Erken ötesi bu acil sandık, aslında neyin seçimi?
Tanımlandığı gibi milletvekili genel ve yeni dönem cumhurbaşkanlığı seçimi mi? Ben, daha fazlası olduğuna inanıyorum.
GÜÇLÜ: 3 tarafı deniz 4 tarafı sorunla çevrili bu coğrafya, ihtiyaç duyduğu güçlü liderliği oylayacak.
Tereddüdün hayati sonuçlar doğuracağı yakın geleceğe koşan dünyada diğer ulusların gayreti de bu yönde...
HIZLI: Karar süreçlerini yavaşlatan her olgu, karmaşada yol alan dünya için zaaf olarak görünüyor. Başkanlık sistemiyle süreçler hızlanıyor, zaman kaybı önlenirken, sonuca almaya yönelik adım atmak kolaylaşıyor.
ETKİN: Dağınık karar süreçlerinden çok çektik. Bunu koalisyon hükümetlerinde, en ağır bedeller ödeyerek yaşadık.
Şimdi yeni sürecin vaadi olan etkinlik, herkesin bir başka yöne çekmeye çalıştığı, kritik kararların savsaklandığı yapılara son verecek.
BÜROKRASİ: Bana göre yeni dönemin en büyük faydası, bürokratik oligarşiye vurulacak darbedir. Hele ki uyum yasaları ardından işi yavaşlatan, risk almayan, "Külliye istemiyor" gibi külliyen yalanların ardına sığınan, kımıl zararlısından beter kamu zararlısı taifenin işi zorlaşacak. Hız tümseği olamayacaklar.
ZIPLAMA:
Şu anda sürdürülebilir yüksek büyümeyi korumaya çalışıyoruz.
Dünyanın 10 mega projesinden 6'sı bizde ve %7-9 gamındaki büyüme oranı dahi bize yetmeyecek. Zira girmek zorunda olduğumuz yüksek gelir grubu ülkelerle boy ölçüşebilmek için zıplayarak büyümek, küresel dev şirketleri ülkemize katma zorunluluğumuz vardır.
SEÇİM bizim... Ya mevcut sistemin ağır aksak süratine razı olacak ya da ülkeyi çok farklı bir hızda uygarlık vitesine getireceğiz. Seçim, bizim...